Trieste Bekleyebilir; O Şimdi Tuzla’da

Ulusal ve uluslararası deniz taşımacılığı gündemini yakından takip edenlerin anımsayacağı üzere, geride bıraktığımız 11 Şubat Perşembe günü sabahı yerel saatle 02:11’de Marmara Denizi’ndeki Pendik Limanı’ndan İtalya’nın Adriyatik Denizi’ndeki Trieste Limanı’na gitmek üzere 22 personel, 4 yolcu, 221 TIR ve 25 otobüs ile ayrılan DFDS [Det Forenede Dampskibs-Selskab] şirketine ait Türk bandıralı, İstanbul bağlama limanlı “Gallipoli Seaways” adlı Ro-Ro yük gemisinde, yine aynı gün içerisinde gemi Çanakkale Boğazı çıkışı-Bozcaada açıklarında seyir halineyken saat 14:00 sıralarında kapalı ana giriş güvertesindeki otobüslerde henüz tam bilinmeyen bir nedenden dolayı yangın çıkmıştı. Başlangıçta yoğun duman şeklinde kendini gösteren yangına mürettebat ilk müdahaleyi yaparak bir derece kontrol altına almayı başarmış ancak tehlikeli bir tablonun hızla gelişebileceği haklı endişesiyle gemi süvarisi tarafından durum derhal “Çanakkale Boğazı Gemi Trafik Hizmetleri”ne bildirilmişti. Sonrasında, ilgili birim tarafından görevlendirilen   “Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü [KEGM]”ne ait “Kurtarma 4” römorkörü [2004 yılı yapımı, 582 grostonluk, İstanbul bağlama limanlı] ile “Kurtarma 10” römorkörü [2011 yılı yapımı, 786 grostonluk, İstanbul bağlama limanlı] ve “Kıyı Emniyeti 6” botu [2015 yılı yapımı,  88 grostonluk] acilen 193 metre boyunda ve 26 metre genişliğindeki, 26 525 grostonluk “Gallipoli Seaways”e doğru yönlendirilmişlerdi. Ege Denizi'ne girdikten yaklaşık 36 mil sonra gemide ortaya çıkan yangın giderek alevler halinde ilerlerken, olay bölgesine ulaşan her 2 römorkör personeli de derhal söndürme çalışmalarına başlamıştı.

Dakikalar geçtikçe boyutu büyüme kaydeden ve hem 10 derece yan yatmış “Gallipoli Seaways”e hem de taşıdığı yüke ciddi zarar vericilik niteliği artan yangına, devam eden şiddetli lodos fırtınasının söndürme çalışmalarını zorlaştırıcı etkisi de dikkate alınınca, mutlaka karadan müdahale edilmesi gerektiğine KEGM yetkililerince karar verilmesi üzerine gemi, römorkörlerin eşliğinde süratli ve başarılı bir dizi manevrayı takiben Çanakkale'nin Ezine ilçesi Kumburun sahilindeki Akçansa Limanı'na saat 17:36’da güvenle yanaştırılmıştı. Limanda bağlı kaldığı yaklaşık 2 gün boyunca “Gallipoli Seaways”e römorkörlerce denizden, Çanakkale ve Bursa İtfaiyesi ekiplerince de karadan aralıksız müdahale edilmesi neticesinde gemideki alevler 17 saatte söndürülebilmişti. Yangında yaralanma veya can kaybı yaşanmamış; ayrıca gemiden çevreye yönelik herhangi bir zararlı sızıntı da olmamıştı.

Yangının söndürülmesini izleyen duman tahliyesi ve soğutma çalışmaları tamamlanan geminin kendi olanaklarıyla seyretmesine herhangi bir engel bulunmadığının Çanakkale Liman Başkanlığı ve DFDS yönetimince belirlenmesinin ardından “Gallipoli Seaways”, 13 Şubat Cumartesi günü yerel saatle 12:22’de Akçansa Limanı’ndan Tuzla’ya gitmek üzere yola çıkmış ve 11 saate yakın yolculuğunu problemsiz tamamlayarak da, aynı günün gecesi yerel saatle 23:03’te Tuzla Limanı’na demirlemişti. Halen Tuzla’da bulunan gemiye 13 Şubat günkü Çanakkale Boğazı geçişini tamamlayana dek KEGM’ye ait “Kurtarma 3” römorkörü [2004 yılı yapımı, 582 grostonluk, İstanbul bağlama limanlı] eşlik etmişti. Tuzla’daki zorunlu konaklaması sırasında “Gallipoli Seaways”in bünyesinde Bozcaada açıklarında deneyimlediği tehditkâr yangına ilişkin bakım, onarım, hasar tespit ve kontrol çalışmalarının ilgili birimlerce yürütülmesi işlemleri sürüyor. Yine Tuzla’daki bu süreçte,   Ege Denizi’nde seyir halindeyken 11 Şubat günü güvertesinde aniden çıkan yangının tam nedeninin belirlenmesinin yanı sıra gemiye ve taşıdığı araçlara verdiği zarar da net bir şekilde anlaşılmış olacak.

Saatte maksimum 21 deniz mili sürat yapabilen, 207 treyler taşıma kapasiteli “Gallipoli Seaways” tam 20 yaşında [2001 senesinde Almanya’nın Baltık Denizi kıyısındaki Flensburg kentinde inşa edilmiş] ve sektörün sözü geçen uzmanlarına göre gerçekten ucuz atlattığı yangın onun bir 10 yıl daha denizlerde ve limanlarda rahatlıkla boy göstermesine engel teşkil etmeyecektir elbette. “Cappadocia Seaways” ve “Olympos Seaways” isimlerinde 2 tane de ikiz kardeşi olan geminin hem kendisine ve araçlarını taşıdığı tüm nakliyat şirketlerine, hem özverili ve işinin ustası mürettebatına, hem de üyesi olduğu dinamik ve köklü DFDS ailesine “Büyük geçmiş olsun” dileklerimi bu haftaki LOJİPORT köşe yazım aracılığıyla iletmek istiyorum. Umarım, "Gallipoli Seaways" mümkün olan en kısa sürede yeniden Pendik - Trieste - Pendik hattında görev yapmak üzere düzenli seferlerine başlar!

Ülkemiz ticari denizcilik camiasına 2018 senesinde büyük ses getiren “U.N. Ro-Ro”yu satın alma operasyonuyla giren Danimarka kökenli gemicilik (yük-yolcu) ve lojistik şirketi DFDS, o tarihten bu yana “DFDS Denizcilik ve Taşımacılık A.Ş.” adıyla Türkiye’deki yatırımlarını artırarak sürdürmekte. Merkezi Kopenhag’da bulunan şirket, 1866 yılında Bay “Carl Frederik Tietgen” tarafından kurulmuş olup halen Türkiye dahil Avrupa’da 20’den fazla ülkede 8000’i aşkın personeliyle son derece aktif biçimde faaliyet gösteriyor. DFDS'nin faaliyetleri iki ticari bölümde yapılandırılmış:

1) Feribot/Ro-Ro Bölümü: Avrupa'daki feribot/Ro-Ro rotalarında yük ve yolcu taşıyor.

2) Lojistik Bölümü: Avrupa’daki çeşitli işletmeler için tedarik zinciri çözümleri sunuyor.

Yük taşımacılığı ve lojistik hizmetleri şirketin yıllık toplam gelirinin %83'ünü, yolcu taşımacılığı hizmeti ise %16'sını oluşturmakta. DFDS misyonunu, “etkin olduğu ülkenin dış ticaretine belirgin ek değer katan, müşteri odaklı, güvenli, ekonomik ve tarifeli kombine taşımacılık hizmeti sunan lider Ro-Ro işletmecisi konumunu güçlendirip korumak”; vizyonunu ise “zaman, maliyet, kalite ve çevre unsurlarında diğer taşımacılık tiplerinden üstün olan sürdürülebilir iş modelini geliştirmek” şeklinde özetlemekte.

Verimli günler ve gelecek yazımda yine bu sütunda görüşmek üzere.