Erdoğan, Gebze'de yerli otomobilin tanıtılacağı "Türkiye'nin Otomobili Girişim Grubu Yeniliğe Yolculuk Buluşması" ile resmi açılışının yapılacağı "Bilişim Vadisi"ne geldi. Ayrıca programda tarihi yerli otomobil hamlesiyle ilgili önemli açıklamalarda da bulundu.
"DEVRİM" DE ORADAYDI
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı alana girişinde TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile diğer ilgililer karşıladı.
Fuaye alanında bulunan "Devrim" arabasını inceleyen Erdoğan, direksiyona geçti. Erdoğan, daha sonra beraberindekilerle fotoğraf çektirdi.
İşte Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Sizleri bu anlamlı buluşmada, en kalbi duygularla, hasretle muhabbetle selamlıyorum. Bugün ülkemiz için tarihi bir güne, Türkiye’nin 60 yıllık rüyasının gerçeğe dönüşmesine hep birlikte şahitlik ediyoruz.
Yıllardır Türkiye’nin kendi otomobilini üretmesi gerektiğini, bizim montajcılıktan çok daha iyisine layık olduğunuzu hep dile getiririz. Ülkemizi 350 bini bile bulmayan otomotiv üretim potansiyelinden 1,5 milyonun üzerinde bir otomotiv üretim seviyesine çıkardık. Bu sektördeki ihracatımız 32 milyar dolara ulaştı. Ama maalesef kendi otomobilimizi üretme çabalarımızda uzun süre netice alamadık. Bu konuda birçok adım attık. Girişimde bulunduk. Bizim hayalimiz tüm hakları ülkemize ait olan, tasarımcılarımızın emekleriyle yoğrulan, milli teknolojilerle üretilen dünyaya adımızı duyuracak bir otomobile sahip olmaktı. Bunun için de bir babayiğit arıyorduk. Nihayetinde milletimizin bu hayaline gönül veren babayiğitler ortaya çıktı ve TOGG’u kurdu.
‘BU SÜREÇTE SESSİZ AMA DERİNDEN GİDİLDİ’
Bu iş için mühendislerimiz gecesini gündüzüne kattı, evinden, çocuğundan ayrı kalma pahasına çalıştı, çabaladı. Bunların bir kısmı da yurt dışındaki prestijli işlerini bırakıp, vatanlarına dönen arkadaşlarımızdan oluşuyor. Ki CEO’muz böyle bir arkadaşımız, kendisine özellikle teşekkür ediyoruz. Fakat bu süreçte sessiz ama derinden gidildi. İşte bugün araçları ilk kez sizlerle paylaşıyoruz.
İçinde bulunduğumuz bu mekanı da özellikle seçtik. Burası Türkiye’nin bilişim vadisi. Burası Türkiye’nin yarınlarını şekillendirecek teknoloji üssü. Aslında biz bu tarihi günde iki mega projeyi aynı anda hayata geçiriyoruz. Hem bilişim vadimizin resmi açılışını gerçekleştiriyor, hem de otomobilimizin ön gösterimini sizlerle paylaşıyoruz.
Türkiye’nin yerli ve milli otomobil arayışı malum yeni değildi. İlk yerli otomobil denemesi olan Devrim’in hikayesi aynı zamanda bize hayallerimizin nasıl kâbusa dönüştürüldüğünün de örneğidir. İşte dışarda Devrim otomobilini gördük. Daha önce uçak yapan, motor geliştiren, silah üreten müteşebbislerimizin başına ne gelmişse, Devrim otomobilimizin başına da aynısı gelmiştir. Kimin sesi olduğu artık gün gibi aşikar olan birileri çıkıp, diğer projeler gibi bunun da hem psikolojik hem de fiili olarak sabote edildiğini görüyoruz. Zor şartlarda kurduğu silah fabrikasında hayranlıkla takip edilen kişiyi, fabrikasıyla beraber havaya uçuranların amacının ne olduğunu gördük.
“TÜRKLER OTOMOBİL ÜRETEMEZ’ DİYE KAMPANYA BAŞLATTILAR”
Devrim üretilirken, “Türkler otomobil üretemez” diye kampanya başlatılıyor. İşin ilginç yanı dönemin sanayi bakanının da buna katılmış olması… Nerelerden geçmişiz ya. Bu teşebbüs hayata geçirilebilseydi bugün Türkiye bambaşka yerde olurdu. Ülkemizin ilk motor fabrika teşebbüsünü başlatan Necmettin Erbakan hocamızı da rahmetle minnetle yad ediyoruz. İnşallah farklı kurumlarımız nezdinde başlattığımız projelerimiz sonuçlandığında birkaç yıl içinde motor meselesini de kökten çözmüş olacağız. Kaybettiğimiz 65 yılın hesabını sormayı da milletimize bırakıyorum.
Devrim otomobilinin önünü kesmeyi başardılar ama şimdi yaptığımız devrin otomobilinin önünü inşallah kesemeyecekler. Bugünkü noktaya gelebilmek için 17 yıldır ter döküyoruz. Peki 17 yılın sonunda ne oldu? Milli gelirimizi 236 milyar dolardan 950 milyar dolarla kadar yükselterek dört kat artırdık.
‘BU ÇARK DÖNECEK ARKADAŞ’
Dün 2 bin 325 lira olarak açıklanan 2020 asgari ücret rakamının ülkemize, iş verenlerimize, çalışanlarımıza hayırlı olmasını diliyorum. Şimdi bunun üzerinde de spekülasyonlar yapıyorlar. Biz iş başına gelirken bir söz verdik. Ne dedik? İşçimizi enflasyona ezdirmeyeceğiz dedik. Bu ne demektir? Biz hiçbir zaman enflasyonun altında bir asgari ücret belirlemeyeceğiz. Şimdi de aynı şekilde bunu enflasyonun üç dört puan üstünde yola devam edeceğiz. “Biz istediğimiz gibi de asgari ücreti belirleyelim…” Bu çark dönecek arkadaş. Bizim sözümüz ne? İşçimizi ezdirmeyeceğiz, ezdirmedik bugüne kadar. Enflasyonun üç puan üzerinde yapılan artış sonunda, asgari ücret 2002’ye göre reel olarak %154 düzeyinde yükselmiş bulunuyor.
Dünyadaki başarılı örneklerden bir benzerini ülkemize kurmuş bulunuyoruz. Burası milli teknoloji hamlemizi temsil edecek yer. Bilişim vadisi, 3 milyon metrekarelik alana kurulan ülkemizin en büyük teknoloji geliştirme merkezi. Savunma sanayiinde elde ettiğimiz başarıları diğer alanlarda da elde etmek için kurduğumuz bu vadide yarın Türkiye’sini daha sağlam temellere oturtmayı hedefliyoruz. Özellikle milli SİHA, milli İHA, milli helikopter, gemi, tüfek, eğitim uçağı, mühimmat gibi ürünler Türk mühendisliğinin geldiği seviyeyi göstermesi bakımından da son derece önemli. Şimdi artık, bu ürünleri daha geniş bir alana damga vurma haline gelmiştir.
Marmaray’a bilişim vadisi ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi bağlantısı kuruyoruz. İzmir’de kuracağımız yeni teknoloji geliştirme bölgesini de bilişim vadisi altına alıyoruz. Osmangazi Köprüsü burada, artık İzmir’e 2,5 saatte ulaşılabiliyor. Bu açıdan İzmir ve Kocaeli’ni teknolojik olarak buluşturuyoruz. Türkiye’nin üretken gençleri tüm enerjilerini burada somut projelere dökecek.
Yazılımcı sayımızı hızla 500 binin üzerine çıkaracağız. Bilişim vadimiz açacağımız yeni nesil yazılım okullarından birine de ev sahipliği yapacak. Bilişim Vadisi açık kaynak platformunun da aynı zamanda merkezi olacak. İşte tüm bu avantajlarından dolayı, bilişim vadisi Türkiye’nin Otomobil projesine de ev sahipliği yapıyor.
MERAK EDİYORSUNUZ DİYEREK AÇIKLADI
Şimdi merak ediyorsunuz, Bursa’da neresi olacak diye. Onun da ben size müjdesini vereyim Gemlikte Silahlı Kuvvetlerimize ait olan büyükçe bir yerimiz var. yaklaşık 4 milyon metrekarelik bu alanın inşallah şu anda 1 milyon metrekaresini buraya tahsis edeceğiz ve süratle de inşallah fabrikamızın orada yapımına başlayacağız.
‘AĞIRDAN ALAMAYIZ, HIZLA BUNU YAKALAYACAĞIZ’
Ağırdan alamayız, hızla bunu yakalayacağız. Yapay zeka her alanda olduğu gibi otomobillerde de giderek öne çıkıyor. Sanayimizi bir sonraki çağa şimdiden hazırlamak istiyoruz.
Bu konudaki kinayeler ya cehaletin, ya husumetin ya da özgüvensizliğin ürünüdür. Mühendisler şu an yerli otomobilin matematik modelleri ve dayanıklılık testleri üzerinde çalışıyor. Sınıfının en uygun maliyetli aracını inşallah üreteceğiz. Aracımız sıfır emisyonla çalışarak çevreyi hiç kirletmeyecek. Seri üretime geçtiğimizde Avrupa’nın doğuştan ilk elektrikli SUV modeline sahip olacağız.
Bilmiyorum geçenlerde televizyonlarda izlediniz mi? İstanbul’da şoförler odası açıklamasını yapıyor, biz diyor 2020’nin sonuna kadar araç almayacağız, üretimi bekleyeceğiz ve üretim yapıldığı andan itibaren biz kendi yerli otomobillerimizi alacağız. 2022 yılında tüm Türkiye’de şarj altyapımız da hazır olacak. Tüm kurumlarımız hazırlıklara şimdiden başladı. Bu otomobil yerli ve millidir. Ama yerlilikten ve millilikten anlamayanlar var. Onlar bizi hiç ilgilendirmez. Hiç kimse bu gerçeği perdelemeye çalışmamalı.
‘TÜM DÜNYADA BU OTOMOBİLİ YOLLARDA GÖRDÜĞÜMÜZ GÜN…’
Biz Türkiye’nin otomobilini elektrikli olarak üreterek doğrudan geleceğin teknolojisine ulaşıyoruz. Türkiye daha en başından elektrikli otomobil alanına girerek herkesten bir değil, birkaç adım birden öne geçecek. Bu otomobili sadece belli ihtiyaçlarımız için üretmiyoruz. Biz küresel bir marka peşindeyiz. Avrupa gibi yakın pazarlardan başlayarak tüm dünyada bu otomobili yollarda gördüğümüz gün hedefimize ulaşmış olacağız.
“ŞAHSIM ADINA İLK SİPARİŞİ VERİYORUM”
Milletimizin de bu araca sahip olmak için sabırsızlıkla beklediğini biliyorum. Bu otomobilin ticari olarak satışa sunulacağı 2022 öncesinde milletimizin desteğini göstermek üzere ön satış süreci başlatılabilir. Dünyada benzer projelerde kullanılan bu yöntemi ülkemizde de hayata geçirebiliriz. Milletimizin ön satışta ortaya koyacağı taleple bu projeye sahip çıkacağına yürekten inanıyorum. Recep Tayyip Erdoğan olarak şahsım adına ilk ön siparişi buradan veriyorum.
RİFAT HİSARCIKLIOĞLU: 5 YILDA EN AZ 22 MİLYAR LİRA YATIRIM YAPILACAK
TOGG Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu yerli otomobil projesi ile ilgili yaşanan süreci anlattı. Hisarcıklıoğlu'nun açıklamalarından satır başları:
TOBB olarak 1,5 milyon üyemizle ülkemizin gelişmesi için çok önemli misyonlar üstlendik. Ancak bugün bir başka gururluyum, farklı bir heyecan duyuyorum. Türkiye’nin yarım asırlık hayaline kavuşturacak yeni bir adım atıyoruz. 2017’de sayın Cumhurbaşkanımız bize bir çağrı yapmış ve bu işi bizim üstlenmemizi istemişti. Biz de yola çıktık. Babayiğitlerimizi bir araya getirdik. Rabbimize şükürler olsun verdiğimiz sözün arkasındayız. Bu vatanın evladı olarak gurur duyuyorum.
Gürcan bey biraz önce elektrikli otomobil ve yeni mobilite ekosisteminin ne kadar önemli olduğunu çok güzel bir sunumla anlattı. Otomotiv sektörü dünyada kabuk değiştiriyor. Bizim için de yeni bir fırsat penceresi. 1960’larda biz bu fırsatı kaçırmıştık. Devrim arabasına sahip çıkamamış ve Türkiye’nin otomobilini yapamamıştık. Ama bu sefer Allah’ın izniyle başaracağız. 2017 Mayıs’ında sayın Cumhurbaşkanımıza söz verdik. Dalga geçtiler. 2017 Kasım’da Ortak Girişim Grubumuzu kurduk, inanmadılar. 2018 Haziran’ında şirketimizi kurduk, güldüler. Ama bakın bugün buradayız. Türk özel sektörünün birikimi, işte birazdan Türkiye’nin otomobilini hep birlikte göreceğiz. Bu 82 milyonun gururu, Türkiye’nin otomobili.
Bu sadece Türkiye’de üretilmeyecek. Markası, patenti bizim olacak. Lisans almayacağız, lisans satacağız. Montaj yapmayacağız, montaj yaptıracağız Cumhurbaşkanımızın dediği gibi. Başkasının patenti için çalışmayacağız, kendi patentlerimiz için yabancı mühendislerimizi çalıştıracağız. 15 yılda en az 22 milyar lira yatırım yapılacak.
Türkiye’nin otomobili dört alanda devrim yapıyor. Bunlardan ilki, işbirliğimiz modeli. Bize hep “Türkler ortaklık kuramaz” dendi. Fakat farklı sektörlerden babayiğitleri aynı masaya topladık. Büyük olsun hepimizin olsun dedik. İkincisi, yıllardır Türkiye’de nitelikli çalışanlar, mühendisler yurt dışına gidiyor dediler. Dünyanın en başarılı Türk üreticilerinden Gürcan Karakaş’ı Almanya’dan aldık getirdik. Yanında da dünyanın dört bir yanından Türkü Almanı Amerikalısı Asyalısı yüzlerce beyni bilişim vadisinde toplamaya başladık. Yani beyin göçünü tersine çevirdik. Üçüncü olarak, ilk defa dünyayla teknolojiyle başa oynuyoruz. Şimdiyse biz elektrikli araba yapıyoruz. Bugün Amerika’da Çin’de Avrupa’da ne yapılıyorsa aynısını ve en önemlisi aynı zamanda yapıyoruz.
Eskiden devlet teşvik verirdi, yatırımcıyı beklerdi. Artık devlet hedef veriyor. Böyle büyük bir projenin fikrini, vizyonunu ortaya koyan sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı sunuyorum. Sayın Cumhurbaşkanım, sadece fikri ve vizyonu ortaya koymakla kalmadı, her aşamada bizi destekledi. Gece gündüz demeden ne zaman kapısını çalsak bize yardımcı oldu. Sağ olsun bizi müjdesiz bırakmadı. Bu yatırımın teşvik kararını da bu sabah imzalayarak çıkarttı. İkinci olarak bakanlarımıza ve kurumlarımıza teşekkür etmek istiyorum.
TOGG CEO’su Gürcan Karakaş yerli otomobil projesini anlattı. İşte Karakaş’ın açıklamalarından satır başları:
Türkiye’nin özlemini gidermek amacıyla çıktığımız yolda hayallerimizi ileri taşımak üzere otomobilden daha fazlasını yapmak üzere söz verdik, önce kendimize sonra sizlere. Bugün sizlere geldiğimiz noktayı anlatmak, otomobilimizi tanıtmak ve otomobilden daha fazlasını ifade etmek istiyoruz.
Böyle bir faaliyete başlamanın tam zamanı olduğunu düşünüyoruz. Dünyada otomotiv ile ilgili kurallar değişiyor. Otomobilimiz akıllı bir cihaza dönüşmekte, otomobil yeni bir yaşam alanı olarak kullanılabilmekte…
Artık nesnelerin internetiyle bağlantılı otomobiller, otomobilin kendisinin internetli olduğu bir dünyadan bahsediyoruz. Şehirlerimiz, evlerimiz, fabrikalarımız akıllandıkça otomobillerimiz bir yaşam alanına, her birinin iç içe girdiği bir alana dönüşüyoruz. Bu nedenle biz diyoruz ki, doğru zamanda yola çıktık. Bize soruldu geç kalmadınız mı? Artık eskiden olduğu gibi büyükler değil, çevik olan, yaratıcı olan, işbirlikçi olan ve kullanıcıyı faaliyetlerin merkezine koyan şirketler, organizasyonlar başarılı olabiliyor.
Bizim yola çıktığımızda iki hedefimizi olmazsa olmaz olarak belirledik. Birincisi fikri sinai mülkiyeti yüzde 100 Türkiye’ye, Türkiyemize ait küresel bir marka olarak, bunu yaparken teknolojinin en güncelini yeni neslini kullanmak. Biraz önce de söylediğimiz gibi, doğuştan elektrikli bir otomobil geliştirmek. Nesnelerin internetiyle başından planlayarak akıllı bir cihaz olarak düşünmek ve küresel rekabet etmek.
İkinci hedefimiz, Türkiye’nin mobilite eko sisteminin çekirdeğini oluşturmak istiyoruz. Bir otomobilden fazlası derken tabi ki de biz bir otomobilden başlıyoruz. Ama başından itibaren biz bu otomobili 2025’ten sonrası akıllı cihazını düşünerek geliştiriyoruz. Elektrik elektronik mimarisini şimdiden tasarlıyoruz. Bu akıllı cihazımız, akıllı şehirlerle yeni çözümler üretebilen, veritabanlı hizmetlerde iş imkanları sağlayan ve akıllı şarj imkanlarıyla da daha fazla iş imkanları sunabilecek bir sistemden bahsediyoruz.
“TÜRKİYE’NİN MOBİLİTE EKOSİSTEMİNİ KURACAĞIZ”
Dünyanın en iyilerini Türkiye’de bulduğumuzda, yoksa yurt dışından bularak beraber çalışıyoruz. Peki etrafımızda oluşturmaya çalıştığımız kimlerdir diye değinmek istiyorum. Biz aylardır Türkiye’deki yan sanayi ve tedarikçilerle beraber başlıyoruz. Peki otomobili yaptık, şarj altyapısı ne durumda? Bu konuda bakanlıklarımızla ortak çalışıyoruz. 2022 yılında şarj altyapı ünitelerinin çözüleceğine inanıyoruz.
Peki Bilişim Vadisi’ne neden geldik? Türkiye’deki otomotivin merkezine geldik. Fabrikamızı da çok yakınlara konumlandıracağız. Ve bilişim vadisinde, işbirlikçiler, girişimciler olarak altyapıyı bulduğumuz için de Türkiye’nin mobilite ekosistemini kuracağız.
Bizim farkımız ne olacak? Her şeyden önce biz ortaklık yapımızla bir ekosistem kurduk. Sıfır emisyon araçlar için sıfırdan başladık. Fikri mülkiyeti yüzde 100 bizim olan bir otomobilden bahsediyoruz. 15 sene içinde 5 modelimiz olacak.
Marka isimlendirmesini önümüzdeki senelerde yapacağız.
Ürünümüze baktığımızda 200 beygir ve 400 beygir iki alternatif olacak. 500 km menzil ve hızlı şarj ile 30 dakikanın altında şarj imkanı sağlıyoruz. Akıllı bağlantı, internet üzerinden güncelleme; otomobilimizde standart olarak sunulacak. Otonom seviyesine hazır bir teknolojiyle yola çıkıyoruz. En çok önemsediğimiz konulardan birisi sürüş güvenliği. Her türlü ön görüleri düşünerek ve ürün geliştirme sürecini kısaltacak şekilde ilerliyoruz.
Aracın holografik asistanı var
Peki teknoloji odağımızda ne var? Bir, özgün teknoloji var. Bataryasını sıfırdan geliştirdiğimiz, hiçbir yerden almadığımız, tamamıyla bizim ihtiyaçlarımıza uygun bir teknoloji. Yetkinlik; ülkemizde savunma sanayiinde mükemmel mühendislerimiz var. Otomobilimizin modellemesiyle bir sürü simülasyonu hızlı şekilde yapabiliyoruz. Dönüşüm; teknolojiyle birlikte ilerleyerek evinizdeki aletlere bağlanabilen bir teknolojiden bahsediyoruz.
Türkiye’nin otomobili ne demektir? Her şeyden önce Türkiye’nin küresel bir markasıdır. Kararlarını bağımsız verebilen, eko sistemini kendisi oluşturabilen bir şirket. Doğru zamanda doğru yola çıktığımızı söylemiştik. Yetkinliklerimize baktığımızda, yapabileceklerimize baktığımızda doğru yerde yola çıktık diyoruz.
Araçta, gelişmiş batarya yönetim ve aktif termal yönetim sistemlerinin sağladığı uzun ömürlü batarya paketi mevcut. Otomobilde, 200 beygir güç ile 7.6 saniye, 400 beygir güç ile 4.8 saniye altında 0-100 km/s hızlanma kapasitesi bulunuyor.
ARIZA DURUMUNDA SERVİSLE İLETİŞİME GEÇECEK
Yerli otomobil, sürekli olarak merkeze bağlı olacak ve bazı sistem güncellemeleri sürücünün bile hissedemeyeceği şekilde giderilecek. Ayrıca bakım ve parça değişimi gerektiren arıza durumlarında ise sistem, direkt olarak bakım noktasıyla iletişime geçecek.
YERLİ OTOMOBİLDE OTONOM SÜRÜŞ
Yerli otomobil otonom sürüş teknolojisine sahip olacak. Trafik sıkıştığı zaman otomobil kendiliğinden durup kalkabilecek. Sürücünün direksiyonla kontrol etmesine gerek kalmayacak.
TARİHİ HOLOGRAFİK ASİSTAN TEKNOLOJİSİ
Yerli otomobilde Holografik Asistan teknolojisi de bulunuyor. Bu teknolojiyle yol detayları, tümsekler, köprüler sürücünün direkt olarak gözbebeğine ışınlar yoluyla iletilecek. Sürücü yola bakarken aynı zamanda bu uyarıları da görebilecek. Holografik Asistan teknolojisi dünyada ilk kez kullanılıyor.
BAKAN MUSTAFA VARANK'TAN YERLİ OTOMOBİL İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME VE AÇIKLAMALAR;
"Türkiye'nin dört bir yanında sıfırdan kurduğumuz 85 teknopark yeni fikirlerin ürüne dönüşmesine ev sahipliği yapıyor. Savunma sanayiinde tüm dünyanın saygı duyduğu yeni bir başarı hikayesi yazdık. Türkiye'nin babayiğitleri bir araya geldiler ve şimdi Türkiye'nin otomobilini dünyaya tanıtıyorlar. Tüm fikri sinai mülkiyet haklarıyla mühendislikleriyle Türkiye'nin otomobilidir. Bu gurur 82 milyon vatandaşımızındır. Bu başarıya ön ayak olan ve bu hayali işaret eden sayın Cumhurbaşkanımıza çok teşekkür ediyorum. CEO'muzdan ortaklarımıza herkese teşekkür ediyor başarılar diliyorum. Bu süreçte bize kritik destekler sunan Hazine Maliye, Milli Savunma ve Ulaştırma Bakanlıklarımız olmak üzere tüm bakanlıklarımıza da ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. Bilişim vadimizin de gençlerimize, bilişimci ve yatırımcılarımıza hayırlı olmasını diliyorum."
LOJİPORT