Türkiye Köprü ve İnşaat Cemiyeti Başkanı ve ODTÜ İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Yard. Doç. Alp Caner, İstanbul'un trafik sorunun çözümü için üçüncü boğaz köprüsünün yapımının şart olduğunu söyledi.
İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Başkanı Cem Oğuz, "1. Köprü ve Viyadükler Sempozyumu" Düzenleme Komitesi Başkanı ODTÜ İnşaat Mühendisliği Öğretim Üyesi Yard. Doç. Alp Caner ile Karayolları Genel Müdürlüğü Köprü Etüt Projesi Şube Müdür Yardımcısı Yeşim Esat birlikte basın toplantısı düzenlediler.
Türkiye Köprü ve İnşaat Cemiyeti Başkanı Yard. Doç. Alp Caner, köprü yapımının ihtiyaçtan ortaya çıktığını söyledi. İstanbul'un büyük bir şehir olduğunu, bu şehre geçişlerin köprü ya da tünel aracılığıyla olacağını belirten Caner, şunları kaydetti:
"İstanbul'u iki türlü geçeceksiniz. Ya tünel ya da köprüler yaparak geçeceksiniz. Köprüler estetik açısından da güzel. İstanbul'a üçüncü köprü şart. Bu üçüncü köprü İstanbul'un ihtiyacı. Üçüncü köprünün İstanbul'a ayrı bir güzellik katacağına inanıyorum. İstanbul denilince akla önce deniz ve lale sonra da köprüler geliyor. Köprünün iyi olacağını düşünüyorum."
İstanbul'da trafik sıkışıklığı olduğunu, bunun da mutlaka çözülmesi gerektiğini anlatan Caner, sorunun daha fazla yol, tünel veya köprü yaparak çözülebileceğini kaydetti. Caner, "Bunları yapacağınız yerler de zaten belli. Her yere köprü ve tünel yapamazsınız. Sorunu çözmek için iki alternatif var. Tünel ve köprü. Tünellerin maliyeti pahalı. Bir tünelin yapımı köprünün 2-3 katı maliyeti gerektirebilir. Fakat tünellerin uzun vadede sorun çıkartmama olasılığı daha yüksek" dedi.
Türkiye'nin köprülerdeki sağlamlık açısından dünyanın önde gelen ülkelerden olduğunu dile getiren Caner, şöyle devam etti:
"Köprüler yapılırken Karayolları Genel Müdürlüğü çok dikkat etmiş. Köprülerimizde, yüksek kaliteli beton kullanılmış. Müteahhitler hiç bir zaman çalmaya çalışmamış. Köprüler olması gerekenden daha sağlam durumda. Bu da Türkiye için bir avantaj. Çünkü biz bu köprüleri uzun süreler kullanabiliriz. Köprülerimiz 80-90 yaşına kadar yaşayabilir. Biraz bakımla köprülerimizin ömürleri daha da uzatılabilir."
Türkiye'nin deprem ülkesi olmasına rağmen köprülerin, barajların ve viyadüklerin çok fazla hasar görmediğini dile getiren Yard. Doç. Caner, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Dünyanın çeşitli ülkelerinde özellikle de Çin ve Tayland'da köprüler, viyadükler yıkılıyor. En son da Amerika'da köprü yıkımları oldu. 1999'da meydana gelen büyük depremde barajlarımız, köprülerimiz ve göletlerimiz etkilenmedi. Türkiye bu konuda kendisini ispat etti. Teknolojik olarak dünyadan geri olmadığımızı göstermiş olduk."
DAHA ESTETİK KÖPRÜLER YAPILACAK
Karayolları Genel Müdürlüğü Köprü Etüt Proje Şube Müdür Yardımcısı Yeşim Esat da, ülkenin ekonomik şartları nedeniyle standart köprüler yaptığını bildirdi. Bundan sonra daha estetik köprüler yapmak istediklerini anlatan Esat, "İhale şartnamelerini doğru uyguluyoruz ki, bugüne kadar, bunca deprem yaşanmasına rağmen köprülerimizde ciddi sorunlarla karşılaşmadık. Çünkü köprülerimiz hep fay hatlarının olduğu yerlerde bulunuyor" diye konuştu.
İnşaat Mühendisleri Odası Şube Başkanı Cem Oğuz ise Türkiye'de ilk kez gerçekleştirilecek "1. Köprü ve Viyadükler Sempozyumu"nun 29-30 Kasım tarihlerinde Antalya'da yapılacağını, yurt içi ve yurt dışından uzmanların katılacağı sempozyumda, Türkiye'deki ve dünyadaki köprülerin ele alınacağını bildirdi.
LOJİPORT