İzmir’den ve Ege/Adalar Denizi’nden yaklaşık 300 kilometre uzaklıkta, 30 Ağustos 1922 günü sonlanmadan, Türk Ordusu’na verdiği o anlamı derin ve zamanlaması kusursuz “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” komutuyla “Büyük Atatürk,” bir defa daha ölümlülüğü şaşkına çevirmiş, ölümsüzlüğü ise gönendirmiştir. Çünkü hangi amaçla söylenmiş olursa olsun, söz konusu özlü söz, benim gibi tanınmayan bir denizcilik edebiyatı tayfasına göre bile, ikincil ve pek ön plana çıkmamış anlamıyla 4 yıl sonra tamamen kanunlaşarak kutlanmaya başlanacak ulusal kabotaj hakkımızın da müthiş müjdecisidir bir bakıma! Uzun soluklu ve sonu utkuyla bitecek, unutulması imkânsız, destansı bir denizcilik şiirinin en çarpıcı dizesi gibidir çünkü o ünlü “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” cümlesi!
Bir ulusal bandıra selamı, "kaptan-ı derya" ve "amiraller amirali" Barbaros Hayreddin Paşa'ya!
Bir ulusal bandıra selamı, bilge ve bilgin amiral Piri Reis'e!
Bir ulusal bandıra selamı, yeryüzünde iki anakarayı birleştiren tek liman şehri ayrıcalığına sahip İstanbul'u "Türk"leştiren, denizyolu ve karayolu işbirliğiyle donanmış lojistiğin gezegenimizdeki gerçek öncüsü Fatih Sultan Mehmet'e!
Bir ulusal bandıra selamı, bir kıyı kentinde yaşama gözlerini açıp yine bir kıyı kentinde yaşama gözlerini ebediyen kapayan, doğuştan denizsever ve denizci ruhlu, benzersiz askeri ve siyasi dâhi Mustafa Kemal Atatürk'e!
Ve bir ulusal bandıra selamı da, "1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı”nı 95 yıldır gitgide artan bir coşkuyla kutlayan ve kutlamayı da daima sürdürecek, “denizci millet” olma rotasına kararlılıkla odaklanmış yüce “Türkiye Cumhuriyeti”ne!
Verimli günler ve gelecek yazımda yine bu sütunda görüşmek üzere.