Uluslararası nakliyeciler, tarihlerindeki en güçlü yönetimi iş başına getirdi. Yeni yönetim kurulunu oluşturan 22 üye, UBAK taşımalarının yüzde 45, Ro-Ro taşımalarının da yüzde 53ünü temsil ediyor.
Özellikle yüzde 53lük kısmın, ABDli fon şirketi KKRnin sahibi bulunduğu UN Ro-Royu rahatsız edeceğini düşünüyorum. Çünkü, bunun açılımı kimsenin hiçbir bahanenin arkasına sığınamaması sonucunu getirir. UND Denizin tarihin karanlık sayfalarına gömüldüğü anlaşılınca, hemen zamları açıklayan ABDli, bundan böyle iki kere düşünmek zorundadır. Rakip yoktur belki ama artık müşteri, eskisi gibi pervasız davranamayacaktır. Çünkü, altında hesap vereceği bir koltuk vardır.
Yüzde 53 UND Denizi diriltebilir
15 Ocak Cumartesi gününe kadar ne yalan söyleyeyim hiç umudum yoktu. Duru suya tirit bir seçim olacak, kimse enkaza talip olmayacak diye düşünüyordum. Ama, nakliyeci tam anlamıyla küllerinden doğdu.
Şimdi rehabilitasyon aşaması başlamalıdır. UND Denizin borçları zaten yapılandırılmış. Şimdi görev, yüzde 53ü temsil edenlere düşmektedir. Bu oran yükseldikçe, ABDlinin pervasızlığı azalacaktır. Çünkü, artık ortada disiplinli bir yapı bulunmaktadır. Araçlar onları çalıştıran, tutan, kullanan eller olmadıkça hiçbir işe yaramazlar. Bunu dünyanın süper gücünü temsil eden ülkesine kafa tutan birçok küçük devlet ispat etti. Şimdi onun sermaye gücünü temsil edenlere, Türk nakliyecisinin kararlılığını gösterme zamanıdır. İvedilikle çok doğru olduğuna inandığım UND Deniz yeniden canlandırılmalı, ama bunu ilk kuruluşta yapılan sektörle iletişimsizlik terk edilerek gerçekleştirmelidir. Çünkü, bu kuruluşa ne kadar nakliyeci katılırsa, o denli güçlü olacaktır. Niye bir dünya markası hat daha yaratmayalım. Türk nakliyecisi bunu daha önce becermişti. Herkesi elini taşın altına sokmaya davet ediyorum.
GENEL KURUL İZLENİMLERİ
Bütçe, ilk kez açıkla devretti
UND, sektörel bir sivil toplum örgütü. Üye aidatlarının yanı sıra, iştirak paylarından da gelirleri var. Bu nedenle bütçesinde hep fazla oluşurdu. Ancak, bu yıl öyle olmadı. Çünkü, yine UND iştiraki UND Denizin faturasını ödemek zorunda kaldılar. Bu konuda eleştirileri yanıtlayan eski Başkan Tamer Dinçşahin şunları söyledi: UND Deniz, UNDnin de payının bulunduğu farklı bir ticari kuruluştur. Bir zarar olduğu doğru. Bu zararın bir kısmı, UND Gürbulak içerisinden bir aktarma yapılarak ödendi. Borç, yaklaşık 2-2.5 milyon Euro kalmıştır. Bu meblağ da, seçimden sonra yapılanacaktır. Şu anda UND üzerinde herhangi bir risk bulunmuyor. Haciz işleminde de kazanılmış bir davamız var. Yeni genel kurulumuzun alacağı kararla UND Denizin geleceği belirlenecektir.
Hakan Keleşe son dakika golü mü?
Hemen hemen tamamını bildiğimiz, fakat seçimi etkileyebileceği gerekçesiyle açıklamaktan kaçındığımız blok liste, 1-2 isim hariç duyumlarımızın doğrultusunda gerçekleşti. O isimlerden biri, her platformda şahsi başkan adayım olarak açıkladığım Hakan Keleşti. Son ana kadar listede olan Keleş, ne olduysa bir anda liste dışı kalmıştı. UND yönetiminde söz sahibi olan İstanbul lobisi, diğer bölgelerden esirgemediği şefkati, kendi bölgesinin en güçlü isminden esirgemişti. İstifa etmesi nedeniyle, bu desteğin verilmediğini düşünürsek, bir diğer istifa eden Bahattin Karakuşun ikinci başkan olmasını nasıl izah edersiniz? Ya da sorularımızı kendi istemedi diye yanıtlayan eski yönetimden bazı arkadaşlara, Hakan Keleşin bana UND Denizin anasını . yine yönetimde dediğini söylesem ne derlerdi acaba?
RODERe jest
Seçim öncesi yapılan tüzük değişikliğinde Başkanlık için dernekte en az 3 yıl asli üyelik yapma şartının kaldırılması RODERden katılanlara bir jest olarak algılandı. Divan Başkanı Çetin Nuhoğlunun açılışta Saffet Ulusoyu kastederek, Büyük başkanımıza telefon ettim. Kendisi Almanyada fizik tedavi görüyor. Hepinize saygı ve sevgi gönderdi sözleri ise salondan büyük alkış aldı.