Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ''Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde, ekonomik gelişme ve yaşam kalitesinin arttırılması için, lojistik politikaların oluşturulması ve geliştirilmesi büyük önem taşımaktadır'' dedi.
Maltepe Üniversitesi Marmara Eğitim Köyü Yerleşkesi'nde düzenlenen ''Lojistik ve Ticaret Buluşması'' konulu panele katılan Yıldırım, yaptığı konuşmada, küresel rekabetin hızla geliştiği dünyada, ülke olarak bazı sektörlerin geliştirilerek, küresel rekabet avantajının, yarıştan düşmemek için korunması gerektiğini söyledi.
Bu tür arayışlara gidildikçe, lojistik kavramının gündeme geldiğini ve giderek de bu kavramın klasik taşımacılığın önüne geçtiğini vurgulayan Yıldırım, Türkiye'nin bu konuda çok ileri sıralarda olmadığını fark ettiklerini ama Türkiye'nin bu konuda atılım yapmaya başladığını anlattı.
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde, ekonomik gelişme ve yaşam kalitesinin arttırılması için, lojistik politikaların oluşturulması ve geliştirilmesinin büyük önem taşıdığını ifade eden Yıldırım, ''Lojistik sektörünün gelişmesi, yüküne uygun taşıt ve depolama şartları, mesleki yeterlilik ve saygınlık, teslim zamanları ve benzeri performans kriterleri gibi birçok alanda ulusal ve uluslararası standartların sağlanmasından geçmektedir'' dedi.
Ulaştırma Bakanı Yıldırım, geçmişte taşımacılıkta yapılan hataların bedelinin ödendiğini kaydederek, 2000'li yılların başına gelindiğinde Türkiye'de yurt içi taşımacılığının yüzde 90-95'lik bir kısmının kara yolu bağımlısı haline geldiğini, deniz yolu taşımacılığının ise tamamen unutulduğunu belirtti. Karayollarına bağımlı hale gelinmesine rağmen altyapının da güçlendirilmediğine dikkati çeken Yıldırım, şöyle devam etti:
''Ama biz 15 bin kilometre kara yolu hedefi koyduğumuz zaman 'Demir yolunu da ayağa kaldıracağız, deniz taşımacılığını da geliştireceğiz' dedik. Denizlerimiz doğal otoyol. İstediğimiz kadar şerit var. Biz 2012 yılında 22 bin 500 kilometre yol hedefi koyduk. Bu hedefleri yaparken birincisi devlet yollarının, bölünmüş yolların altyapısını güçlendireceğiz. İkincisi Türkiye'nin kuzey ve güney koridorlarını geliştireceğiz. Önceliği bunlara vereceğiz. Türkiye bir köprü ülkesi diye söylenir hep. Ama Türkiye bir kavşak ülkesi. Artık sadece Doğuyla Batıyı birbirine bağlamıyor. Bu nedenle bölgesel olarak gittikçe de önemi artmaktadır.''
Türkiye'de lojistik sektörünü değerlendirirken, hizmet alan kesimin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilen bir lojistik sektörünün henüz oluşmadığını ifade eden Yıldırım, ancak 2003 yılı sonrası yapılan yeni düzenlemeler sayesinde önümüzdeki yıllarda büyük bir lojistik sektörünün oluşacağını söylemenin mümkün olduğunu kaydetti.
Bakan Yıldırım, Avrupa Birliği'nin doğuya doğru genişlemesine bağlı olarak, geçmişte büyük öneme sahip olan Batı Avrupa limanlarının lojistik merkezlerinin yerine doğuda oluşabilecek yeni lojistik merkezlerinin öneminin artacağına işaret ederek, ''Bu ve benzeri küresel gelişmeler incelendiğinde ülkemizin lojistik sektöründe yaşanacak gelişmelere uygun olması nedeniyle önemi her geçen gün artmaktadır. Ülkemizin üç kıtanın kesişme noktasında bulunması, bu bölgede gelecekte doğacak lojistik sektörü pazarından önemli ölçüde pay almasına imkan tanıyacaktır'' şeklinde konuştu.
Binali Yıldırım, lojistik sektörünü geliştirmek için atılacak her adımın da Türkiye'nin lojistik üs olarak dünya ticaretinde konumlandırılmasına katkıda bulunacağını ifade etti.
-''MARMARAY PROJESİ İLE İPEK YOLU DEVAM EDECEK''-
Deniz, hava ve kara taşımacılığındaki değişimlere de değinen Bakan Yıldırım, Türkiye'nin yüksek hızlı tren işletmeciliği yapan ülkeler arasında dünyada sekizinci Avrupa'da ise altıncı sırada olduğunu kaydederek, başlatılan Marmaray projesi ile asırlar boyunca doğu ile batı arasında geçiş yolu olan İpek Yolu'nun proje bittikten sonra demir yolu ile devam edeceğini ifade etti.
Yıldırım, Türkiye'de motorlu taşıt sayısının son beş yılda yüzde 60 arttığını ve araç sayısının 14 milyonun üzerine çıktığını belirterek, kara yollarında insan kusurundan kaynaklanan kazalar devam etse de yol kusurundan kaynaklanan kazalarda dörtte bir oranında azalma olduğunu söyledi. Bölünmüş yollarla yıllık tüketilen yakıt miktarının 2 milyar TL azaldığını anlatan Binali Yıldırım, bunun da zamandan tasarruf sağladığını ve toplamda bölünmüş yollardan yıllık 4 milyar TL kazanç sağlandığını bildirdi.
Denizcilik sektöründe de önemli sorunlardan birinin yakıt sorunu olduğunu vurgulayan Yıldırım, ''Yakıt sorunu deniz taşımacılığının kullanılmamasına sebep oluyordu. Biz 2003 yılında yakıttan ÖTV'yi kaldırdık. Bu istediğimiz oranı vermemekle birlikte konteyner taşımacılığında yüzde 70'i geçen bir artış sağladı'' dedi.
Kamyonla taşımacılık yerine, demir yolu ya da gemi ile taşımacılık yapılması gerektiğini ifade eden Ulaştırma Bakanı Yıldırım, Türkiye'nin rekabet gücünü artırmak ve Avrupa'ya hazır hale getirmek için çalışmaya devam edeceklerini söyledi. Binali Yıldırım, şunları kaydetti:
''Artık bazı şeyleri değiştirmemiz lazım. Altyapıyı güçlendirmemiz lazım. Taşımaları, rekabet gücümüzü artıracak şekilde geliştirmemiz ve bunu yaparken de burada entegrasyonu geliştirmemiz lazım. Eskiden böyle bir ihtiyaç yoktu. Ama şimdi küresel rekabet çok hızlı gelişiyor. Şimdi herkes ihracatçı ve ithalatçı oldu. O nedenle bir yerden tasarruf etmek lazım. Bu, küresel rekabet avantajımızı korumak ve yarıştan düşmemek için gerekli. Bu nedenle de lojistik sektörünün, önemli ve önü açık bir sektör olduğunu söyleyebilirim. Küresel özelliği olan ve dolayısıyla bu özelliğiyle geleceğinin çok parlak olduğunu söyleyebilirim.''
Panelde konuşmaların ardından, Maltepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Köymen, Bakan Yıldırım'a Atatürk portresi hediye etti.
Gün boyunca sürecek ''Lojistik ve Ticaret Buluşması'' konulu panelde, üretim, ticaret ve lojistikte geleceğe bakış konuları konuşulacak.
LOJİPORT