Toyota Corolla Cross, sanki İstanbul için tasarlanmış

Toyota Corolla Cross, sanki İstanbul için tasarlanmış

Toyota’nın C-SUV’u, düşük yakıt tüketimi ve standart verdiği güvenlik ekipmanlarıyla rakiplerinin arasından sıyrılır gibi görünüyor. En güzeli de, kasisler şehri İstanbul’da, yoldaki engebelerin %90’ını sönümleyerek konforlu bir yolculuk sunması.

Corolla ismi ile uzun yıllardır sedan aile arabası piyasasında bulunan Toyota, güçlü rakiplerinin olduğu C-SUV sınıfına amiral gemisinin ismini kullanarak giriş yapıyor. Bu segmentte ilk kez karşımıza çıkan bu Toyota isminde yer alan cross ekine rağmen uzunluk ve genişlik bakımından C sınıfı SUV sınırlarının tam da ortasında bulunuyor.

İnsanların değişen ihtiyaç ve alışkanlıklarına yönelik tasarlanmış bu segmentte Türkiye’de ilk kez boy gösterecek olan bu arabaya önden bakıldığında yeni nesil Toyota tasarımının çizgileri bizi karşılarken, aracın her iki yanına doğru uzanan ve büyük LED farları ile birlikte hava giriş ızgaralarında yapılan optik illüzyon aracın önünü oldukça heybetli gösteriyor. Izgaranın tam önünde bulunan dev Toyota amblemini saran mavi renk ise bize hibrit bir araba kullanacağımızın işaretini vermekte. Öndeki alt ızgaranın yanlarındaki minik sis lambaları ise aracın boyutlarına rağmen ne kadar kompakt olduğu hakkında bize kendisi gibi minik bir ipucu veriyor.

TASARIMDA SANKİ BÜTÜN MESAİ ÖN TARAFA HARCANMIŞ

Aracın yandan görünüşüne baktığımız zaman ön farlardan çamurluk üzerine doğru uzanan çıkıntılı tasarım ile beraber, arka farlardan da arka kapı açma kolunu da içine alarak uzanan yay biçimindeki tasarımsal detaylar, aracın yandan görünüşünü daha dinamik hale getirmiş. Sahip olduğu devasa aynalar ile beraber, bu araç hayatında ilk kez SUV kullanacak sürücülere güven vermekte. Passion donanım paketi ile beraber gelen çift renk 18” jantlar ise aracın hareketsiz hallerinde yakalanan fotoğraflarında bile hareketli bir görsel şölen yaratıyor. Tasarım olarak arka tarafa geçtiğimizde ise sadece Avrupa pazarında satılan araçlarda değil, diğer kıtalarda da eleştirilen, benim de bu aracın dış tasarımında eleştireceğim tek konu sade ve geleneksel bir tasarım dilinin kullanılmış olması. Ön tarafın bu kadar eğlenceli ve yenilikçi tasarımından sonra aynı çizgileri arka tarafta da beklerdim. Karşılaştığım geleneksel tasarım beni şaşırtsa da, Toyota denince akla gelen sorunsuzluk ilkesini düşünüp incelemeye devam etmekteyim.

Elektrikli açılan bagaj kapağının ardında bizi karşılayan 400 litrelik bagaj hacmi eşyalar tavana kadar yüklendiğinde 525 litreye kadar çıkabilmekte. Normalde elektrikli bagajları zorlayarak kapatmak istediğimizde sistem bize karşı çıkar. Corolla Cross’un bagaj kapağını zorla kapatmaya çalıştığınızda ise sistem bunu algılayıp otomatik olarak bagaj kapağını kendi kapatmakta.

Kaputun altına geldiğimizde ise bizi karşılayan 5. Nesil Toyota Hybrit güç ünitesine eşlik eden 1.8 litre hacminde 4 silindirli bir benzinli motor bizi bekliyor. Toyota’nın TNGA (Toyota Yeni Global Mimari) modüler sistemi üzerine inşa edilen bu araçta motor kaput hizasından daha aşağıda ve geride konumlandırılmış şekilde olanca karmaşıklığı ile durmakta. Tüm bu karmaşık görüntünün içinde silecek suyu kapağını açıp kaldırdığınızda ise Toyota mühendislerinin tasarladığı basit ama bozulmayacak sadelikte, içeride kalan suyu size gösterebilecek minik bir boru ile karşılaşıyorsunuz. Toyota’nın en yeni hibrit teknolojisinin ürünü olan bu araçta kullanılan elektrikli motor, yerine geldiği sisteme göre %14 daha fazla güç üretirken yeni nesil Li-ion bataryalar ise yerine geldikleri bataryalara göre %14 daha hafif. Elektrikli ve benzinli motor beraber çalışarak toplamda 140 beygirlik gücü sürücünün ayaklarına seriyor.

selcuk-corolla-cross2.jpgKUSURSUZA YAKIN İÇ TASARIM

Sürücü koltuğuna oturduğunuzda sizi karşınızda yeni bir ekran karşılamakta. Toyota tasarımında ilk kez kullanılan 12.3 inçlik dev gösterge ekranı size o an arabada olan biten her şeyi yeni nesil grafikler ile gösteriyor. Hangi motorun çalıştığı, anlık olarak hibrit skorumuzu veyahut navigasyon yönergeleri gibi kilit bilgileri o an kadranda görebilmek sürücüyü gerçekten mutlu ediyor. Passion donanım ile birlikte gelen deri koltuklar ise sahip olduğu elektrikli ayar düğmeleri ile doğru oturma pozisyonunu kolayca bulmanızı sağlıyor. Ön konsolda ve kapı üstlerinde dokunabileceğiniz her yere deri kaplamaları sunan Toyota mühendisleri, orta konsola ise yeni bir ekran kullanarak, Toyota kullanıcılarından gelen geri bildirimlere kulak kabartmış görünüyor. Konsolda yer alan 10,5 inç dokunmatik multimedya ekranı hem sahip olduğu yeni nesil işlemcisinin hızıyla hem de dokunmatik hassasiyeti ile sürücüyü ve yolcuyu memnun etmekte. İçgüdüsel olarak ilk kullanışta dahi kolayca ayarlanabilmesi, eldiven ile kullanma konusunda ekran hassasiyetinin artırılabiliyor olması gibi minik detaylar ise kullanıcı odaklı bir profilin çizildiğini gösteriyor. Eski nesil ekranların yanlarında bulunan tuşlar giderken, fiziki olarak sadece 3 adet tuş ekranın ortasında kendisine yer bulabilmiş, bunlar: açma kapama tuşu ile beraber ses açma ve kısma tuşları. Multimedya ekranına kablosuz bağlantı ile Apple CarPlay ve kablolu bağlantı ile Android Auto bağlantısı yapabilmekteyiz.

Nanoe teknolojili çift bölgeli klimanın tuşları ekranın hemen altındaki klima çıkışlarının altında kendine sade ve derli toplu bir yer bulmuş. Tuşların etrafını saran piyano siyah malzeme ile beraber tuşların renklerinin oluşturduğu kontrast ise tasarımında gözlerin yorulmamasını sağlamış.

Üst donanım paketi ile beraber gelen direksiyon, sürücü ve yolcu koltuğu ısıtma tuşlarının geleneksel yapıda fiziki bir tuş olması ise ilk etapta şaşırtsa da, içgüdüsel olarak beni kendine çekip onları bu soğuk kış günlerinde kullanmamı sağladı. Üstteki klima tuşlarının malzemesinde bir tuş takımı konulabilir miydi sorusunun cevabı evet olurken, var olan tuşlara nostaljik olarak bakıp, incelemeye devam ediyorum. Hemen bu tuşların yanında bulunan USB Type A girişi ise kablolu bağlantı yapmak isteyen kullanıcıların imdadına yetişiyor.

seyahat-ozeti-001.jpg

Her sürüş sonunda, aracınızla vedalaşmadan önce sürüş özetini ekranda görüyorsunuz.

Klasikleşen Toyota vites topuzunun hemen önünde yer alan küçük tuşlardan aracın motor modunu (EV Mode, elektrikli araç modunu) ve o anki sürüş modunu (Eco, Normal, Power) çok kolayca değiştirebiliyoruz. Bu fiziki tuşların da önünde bulunan saklama alanına entegre edilmiş kablosuz şarj özellikli saklama cebi ise yolculuk esnasında telefonunuzun şarj olmasına olanak sağlamakta. Vites topuzunun hemen arkasında ise iki küçük tuş bizi karşılıyor. Bunlardan biri el frenini kontrol ederken öbürü ise “Hold” durumunu kontrol etmekte. Tüm bu orta alanın çevresi alüminyum ve piyano siyah kaplama ile çevrelenirken bunların da arkasında iki bardaklık arka arkaya konumlandırılmış. Kol dayamanın içinde 12V’luk bir çıkış kullanıcıyı beklemekte. Kol dayamanın içini daha derin beklerken mühendisler bu sorunu daha büyük kapı içi gözleri ile çözmüşler. Sürücü ve yolcu kapılarının şişe gözlerine 1,5 litrelik su şişelerini rahatlıkla sığdırabilirsiniz.

İÇGÜDÜSEL OLARAK YÜKSEKTE OTURUYORMUŞ HİSSİ VERİYOR

Sürücü koltuğunu ileri geri, yukarı aşağı ve öne geriye doğru elektrikli olarak ayarlayabilirken özellikle elektrikli bel desteği tam kıvamında çalışmakta. Benim test sürem boyunca bu araçta yaşadığım en iyi his Corolla Cross’un fazla içgüdüsel bir araç olması. Daha önce kullanmadığınız özellikleri bile içgüdüsel olarak harekete geçirebiliyor olmanız size iyi hissettiriyor. Buna rağmen ne yaparsam yapayım aracı kullanırken yüksekte oturuyormuşum gibi hissederken, yaptığım araştırmada Toyota mühendislerinin bu aracı tasarlarken daha büyük camlar ve daha ferah iç mekan algısı ile daha yukarıda oturma pozisyonu tasarladıkları öğrendim. Gerçekten de araç gerek camları gerek aynaları olarak sizi hem ferah hem de yukarıda hissettiriyor.

Arka yaşam alanına geçtiğimizde orta kanal havalandırması ile beraber bu klima menfezlerinin altında bulunan iki USB Type C çıkışı ilk olarak dikkatleri çekiyor. Arkadaki yolcuların daha iyi diz mesafesine sahip olabilmesi için ön koltuklar daha açısal bir biçimde sonlanırken, 1,80m boyunda bir insanın rahatlıkla sığabileceği bir alanı oluşturmuş, Tek tuşla açılıp kapanabilen tüm camlar gibi, arka camların da tek dokunuşla tamamen açılabilmesi, arkadaki yolcunun daha ferah bir yolculuk yapmasına olanak sağlamış. Normalde her iki ön koltuğun da arkasında bulunan saklama cebi Corolla Cross’ta sadece yolcu koltuğunu arkasında bulunmakta. Bunun bir sebebinin ise sürücü koltuğunda bulunan elektrikli bel desteği olduğunu düşünmekteyim. Cam tavan perdesini açtığınızda ise ortamın daha da genişlediğini, arkada yolculuk eden kişilerin sıkılmayacağının garantisini verebilirim.

ŞEHİR İÇİNDE SESSİZCE SÜZÜLME HİSSİ

Sürüşe geçerken söyleyebileceğim en güzel kelime: konfor. Daha önce hibrit bir araç kullanmamış kişilerin şaşırabileceği, ancak Toyota’nın hibrit modellerini kullanan kişilerin ise fark edebileceği bir sessizlikte şehir içinde süzülen bir SUV. Öncelikle araç önde MacPharson ve arkada bağımsız çift salıncaklı süspansiyon sistemi ile beraber araç yoldaki engebelerin %90’ını sönümleyerek size konforlu bir yolculuk sunuyor. 5. Nesil hibrit teknolojisine geçiş yapan Toyota artık kullanıcılara hibrit moddan karma moda geçerken daha da sessiz olabilen ve bu geçişi pürüzsüz hale getiren bir motor sunmuş.

Ülkemizde satışa sunulan önden çekişli bu model gaza basıldığında tatlı bir şekilde aracın burnunu havaya kaldırarak sizi koltuğa doğru güzelce sürüklüyor. Araç, sahip olduğu 3 ayrı sürüş modu ile her kesimden kullanıcıya hitap etmeye çalışmış. Eco modda motorun gaz tepkimeleri yavaşlayıp ekonomik sürüş odaklı bir aile aracına dönüşürken, Normal modda ise İstanbul gibi trafiği yoğun bir kentte gayet yeterli tepkiler verebilmekte. Power modunda ise iyice hassaslaşan gaz pedalı üzerindeki ayak onu ezdikçe kütlesinden şaşırtıcı bir performans ile hızlanmanızı sağlayıp yüzünüzü güldürüyor. Araçta bulunan eCVT vites sistemi ilk başta alışmadık bir kullanıcı tarafından garipsenebilirken kullandıkça daha çok sevilecektir. Aracın şaşırtan özelliklerinden bir diğeri ise sahip olduğu hassas direksiyon. Eski nesil hidrolik direksiyonlar kadar olmasa da, bu hibrit SUV sahip olduğu direksiyon tepkileri ile yoldan ne istediğini bilen kullanıcılar ile bir dost olarak yolculuğa çıkıyor.

toyota-yeni-suv.webpÖN ÇARPIŞMA ÖNLEYİCİ SİSTEM, OLASI KAZALARA DUR DİYOR

Güvenlik donanımları olarak standart hava yastıkları haricinde Corolla Cross’ta bulunan ön orta hava yastığı, olası bir kaza durumunda açılarak sürücü ve yolcu arasında bir yastık görevi görüp yaralanmaları en aza indirmeyi hedefliyor. Corolla Cross’ta ön çarpışma önleyici sistemini istemeden de olsa test ettim, sistem tam da olması gereken zamanda önümdeki motorsikleti fark edip beni sesli olarak ikaz etti. Aynı zamanda karşıdan karşıya geçen yayaları da algılayan bu güvenlik ekipmanı olası kaza risklerini minimuma indirmek için çalışıyor. Toyota mühendisleri Corolla Cross’u çok yüksek güvenlik ekipmanları ile donatmışlar. Normal yolda giderken yaşayabileceğiniz tüm olumsuzluklara karşı, yerinde ve zamanında çalışan şerit takip sistemi, şerit dışına doğru çıkarken yakalarsa sizi toparlıyor. Özellikle viraj dönüşlerinde şeriti ortalamakta zorlanan sürücülerin imdadına yetişecek gibi görünen bu sistemi test süresi boyunca defalarca denedim ve her seferinde araç beni şeridin güvenli kısmında tutacak manevrayı yapmaktan çekinmedi.

TÜM DONANIM PAKETLERİNDE “GÜVENLİK” OPSİYONEL DEĞİL STANDART

Sürüş esnasında sürücünün ve yolcuların güvenliğini sağlayacak olan aktif tüm güvenlik donanımlarını ( Kavşakta çarpışma önleme sistemi(ITA), Acil durum direksiyon desteği(ESA), Akıllı adaptif hız sabitleme sistemi(ACC), Akıllı şerit takip sistemi(LTA), Karşı yönden gelen araç çarpışma önleme sistemi vb.) tüm araç paketlerinde standart olarak sunan Toyota’yı kutlarım. Hangi donanım paketinde olursa olsun güvenlik konusunda kendisini rakiplerinin önüne geçirecek hamleyi yapmış.

Sürüş notlarımdan bahsetmek istediğim üç ayrı nokta var. İlki farlar, gece ya da gündüz fark etmeksizin her zaman doğru anda açılıp kelimenin tam anlamıyla geleceğimizi aydınlattılar. Öndeki arabanın ya da cismin mesafesine göre kendini ayarlayabilen bu otomatik farlar son zamanlarda yaptığım en aydınlık yolculuğu bana yaptırdı. İkinci nokta ise yakıt tüketimi; aracı ilk kez kullandığımda alışmak, gaz tepkilerini ölçmek ve de 0’dan 100’e bir kaç kez deneme yaparak kullanmama rağmen sürüş sonunda bana gösterdiği ortalama yakıt tüketiminin 5 litrelerde olduğunu görünce gözlerime inanamadım. Daha sonrasında yapmış olduğum akşam trafiğinde İstanbul maceramda ise aracı durdurduğumda gittiğim 30 kilometrelik mesafenin ortalamasının 3,5 litre olduğunu görünce hibrit olan bu aracın İstanbul gibi kalabalık bir şehre ne kadar da uygun olduğunu fark ettim. Son noktada bu araca en başta sessiz demiştim. Araç mühendisleri kornayı o kadar güzel konumlandırmışlar ki aracın içinde müzik açıkken basmış olduğum kornanın sesini kabin içinden duyamadım.

Günümüzde gerek fiyatı gerek de giriş yaptığı bu yeni segmentte sahip olduğu teknolojiyi iyi bir şekilde kullanan Toyota Corolla Cross’un şaşırtıcı satış rakamlarına sahip olacağını düşünmekteyim. Sınıfında kendisini ispatlamış rakipleri bulunurken bu sınıfa amiral gemisinin ismi ile giriş yapan Toyota, düşük yakıt tüketimi ve standart olarak sunduğu güvenlik ekipmanları ile rakiplerinin arasından sıyrılıyor gibi görünüyor.

Selçuk ONUR - LOJİPORT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum