Volvo, premium segmentte iddialı

Volvo, premium segmentte iddialı

Volvo Car Türkiye Genel Müdürü Torben Eckardt, bu yıl 400 bin olarak tahmin edilen binek otomobil pazarının 350 bine dahi ulaşmayabileceğini belirterek,...

Volvo Car Türkiye Genel Müdürü Torben Eckardt, bu yıl 400 bin olarak tahmin edilen binek otomobil pazarının 350 bine dahi ulaşmayabileceğini belirterek, ''Sektör bu durumdayken, bizim çok başarılı bir işe imza attığımızı söylemem lazım. Binek otomobil pazarındaki daralmaya rağmen, 'premium segment'te yılı yüzde 35 artışla kapatmayı planlıyoruz'' dedi.

Eckardt, Volvo'nun son 6-7 yıldır uyguladığı stratejiler çerçevesinde, güvenliğin yanı sıra tasarım özelliklerinin de ön plana çıktığını kaydetti.

İskandinav tasarımının bütün özelliklerinin yansıtıldığı Volvo otomobillerinin, son yıllarda çok değiştiğine dikkat çeken Eckardt, ''Volvo'nun var olma nedenlerinden biri güvenlik, fakat onu eskiden olduğu gibi sadece güvenlikle tanımlamak doğru değil. Son yıllarda özellikle Avrupa ve ABD'deki başarımızı tasarım anlayışımızdaki farklılığa ve yeniliğe borçluyuz'' diye konuştu.

ORTALAMANIN 3.5 KATI SATIŞ

Eckardt, sadece 8 aydır Türkiye'de bu görevde bulunduğu için zamanının önemli bölümünü pazar araştırması ve sektördeki diğer profesyonellerle görüşmeye ayırdığını, ancak 2007'yi çok ilginç bir yıl olarak değerlendirdiğini ifade ederek, şunları söyledi:

''Neden ilginç bir yıl oldu? Çünkü herkes senenin toplamda 400 bin binek otomobil satışıyla biteceğini düşünüyordu. Fakat şu an 350 bine ulaşıp ulaşmayacağından bile emin değiliz. Binek otomobilde, toplam pazarda 350 binden bile az satış bekleniyor. Fakat sektörü bizim kendimizin rekabet ettiği kısmında değerlendirirsek ki biz buna 'premium segment' diyoruz. Biz bu alanda rekabet ediyoruz rakiplerimizle. 'Premium segment'te satışlar şu an yüzde 8 artmış durumda. Yıl sonuna kadar bu artışın yüzde 10 gibi kapanacağını düşünüyoruz. Sektör bu durumdayken, bizim çok başarılı bir işe imza attığımızı söylemem lazım. Binek otomobil pazarındaki daralmaya rağmen, 'premium segment'te yılı yüzde 35 artışla kapatmayı planlıyoruz.''

Volvo'nun, ''premium segment''te satılan otomobil pazarındaki payının yüzde 10 olduğuna işaret eden Eckardt, geçen yılı bin 800 adetlik satışla kapattıklarını, 2007'yi ise 2 bin 700 adetle bitirmeyi planladıklarını bildirdi.

''EN FAZLA S40 SATIYORUZ''

Volvo'nun, Türkiye pazarındaki büyümesinin 2008'de de devam edeceğine inandığını ifade eden Eckardt, ''Bu hedefimizi yüzde 10 olarak iletebilirim'' dedi.

Eckardt, kendisinin yüzde 10'luk hedefini, çalıştığı ekipteki bazı yetkili satıcıların kötümser bulduğunu dile getirerek, ''Onlar 'Daha da büyüyeceğiz, yanılıyorsunuz' diyorlar. Şu en fazla S40'ı satıyoruz. Burada S40 söz konusu olduğunda optimistim. Çünkü, S40'ları 2008 senesinde kesinlikle 2007'de sattığımızdan çok daha fazla satacağımızı söyleyebilirim'' dedi.

Türkiye'nin genel ekonomik durumunun değişmeyeceğini düşünerek, yüzde 10'luk artışı öngördüklerine dikkat çekti ve ''Türkiye pazarında, yine 350-400 bin civarında otomobil satılırsa, bizim 'premium segment'te de ciddi bir düşüş olmazsa, yüzde 10'luk artışı hedefliyoruz'' görüşünü kaydetti.

ÇİN'DE ÜRETİM

Volvo'nun üretim stratejisinin diğer markalar gibi çok fazla alana yayılmadığını, büyük platform araçların tamamını İsveç'teki fabrikada ürettiklerini belirten Eckardt, şunları söyledi:

''Üretimimizin yüzde 60'ını İsveç'te yapıyoruz. Bunlar büyük platform araçlarımızı kapsıyor; XC90, XC70 , C70, S80 ve D70. Dolayısıyla kalıyor bir yüzde 40. Bu yüzde 40'ın tamamı da Belçika'daki diğer fabrikamızda üretiliyor. Dolayısıyla daha fazla açılıp, diğer ülkelerde zaten yatırım yapmıyoruz. Sadece son 2 yılda olan bir gelişme var. Çin'in çok büyümesi ve değişik bir potansiyeli olması sebebiyle Çin'de bir fabrikamız var. Bu fabrika, şu an sadece S40 üretiyor ve üretilen S40'ların tamamı zaten Çin'de satılıyor.''

Eckardt, kalitenin Volvo için her şeyden önemli olduğunu, bu nedenle başka ülkelerde üretim yapılmasının henüz düşünülmediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

''Çin'de bile fabrikayı açarken gerçekten, bir parça zorlandığımızı itiraf etmeliyim. Bütün o inşaatı yapmak, ekipmanı toparlamak, doğru şekilde çalışmasını sağlamak ve en az İsveç'teki en az Belçika'daki kadar iyi kalitede bir otomobilin orada da üretilmesini sağlamak. Bu, Volvo için çok önem bir şey. Dolayısıyla kaliteden ödün vermemek için çok daha az geliri olan ve çok daha az iş gücü ödeyeceğimiz bir ülkede fabrika açmayı düşünmüyoruz. Çünkü bu kaliteyi sağlayamayacaksak, müşterilerimize verdiğimiz sözü de tutamamış oluruz.''

Torben Eckardt, Türkiye'nin Avrupa Birliği sürecini değerlendirirken de ''Gelişmeleri izliyorum. Şunu söyleyebilirim; o kadar inatçısınız ki ve o kadar bu konuya odaklanmış durumdasınız ki ben kişisel olarak başarılı olacağına inanıyorum'' değerlendirmesinde bulundu.

LOJİPORT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.