31. IRU Dünya Kongresi

31. IRU Dünya Kongresi

''Yeniden Canlanan İpek Yolu: Karayolu Taşımacılığı Barış ve Refah Getiriyor'' ana temasıyla yapılacak kongrenin tanıtımı dolayısıyla düzenlenen...

''Yeniden Canlanan İpek Yolu: Karayolu Taşımacılığı Barış ve Refah Getiriyor'' ana temasıyla yapılacak kongrenin tanıtımı dolayısıyla düzenlenen basın toplantısında konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin ihracatının yaklaşık yarısının kara yoluyla taşındığını, dünyada en çok TIR karnesi kullanan ve TIR sisteminden en fazla yararlanan ülkenin Türkiye olduğunu söyledi.

TOBB'un bu sistem içinde Türkiye'nin kefil kuruluşu olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, ''Bu nedenle sadece 2007 yılında TOBB'un üstlendiği riskin mali boyutu yaklaşık 40 milyar dolardır. Birliğimiz, bu riski ülkemiz ekonomisi için, ihracatımız için ve uluslararası kara yolu taşımacılık sektörümüz için üstlenmiştir'' dedi.

Hisarcıklıoğlu, 1990'da 1 trilyon dolar olan dünya ticaret hacminin geçen yıl yaklaşık 12 trilyon dolara ulaştığını, küresel rekabette artık sadece üretmek ve satmak değil, satılan malın pazar ülkelerine en uygun şartlarda nakledilmesinin de önemli bir parametre haline geldiğin anlattı.

Lojistik konusunun küresel rekabetin temel unsurlarından biri olduğunu ve öneminin giderek arttığını belirten Hisacıklıoğlu, özellikle Asya ekonomilerinin dünya ticaretindeki paylarının artmasına paralel olarak, tarihi İpek Yolunun yeniden canlandırılması konusunun dünya gündemine taşındığını dile getirdi.

Hisarcıklıoğlu, ''2007 yılında yaklaşık 2,1 trilyon dolara ulaşan Çin'in toplam dış ticaret hacmi karşısında, bölgedeki limanların kapasitesi ve alt yapısı artık yetmediğinden Avrupa'ya karadan da ulaşım imkanları araştırılmaktadır. Bu noktada ülkemiz için yeni bir fırsat penceresi açılmaktadır. Zira Türkiye, sahip olduğu coğrafi konumu ve 40 bini aşkın araca sahip kara yolu filosuyla yeniden canlanması beklenen İpek Yolu güzergahında önemli bir ülke olma potansiyeline sahiptir'' diye konuştu.

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, bu potansiyelin önünün açılması için Türkiye üzerinden taşımacılığı kolaylaştırmak, sadece transit ülke olma hedefiyle yetinmemek, bu amaçla Türkiye'deki ticaret ve sanayi merkezlerinin ana ulaşım koridorlarına olan bağlantı alt yapılarını tesis ederek güçlendirmek, sonuçta da Türkiye'yi dünya lojistik sektörünün cazibe merkezi olan küresel bir lojistik üs haline getirmek gerektiğini söyledi.

''70 ÜLKEDEN YAKLAŞIK 2 BİN KİŞİ MİSAFİR EDİLECEK''

Türkiye'nin dünya ana ulaşım koridorları üzerindeki yerinin önemine işaret eden Hisarcıklıoğlu, ''Doğu ile batıyı bağlayan tarihi İpek Yolunun yeniden canlandırılması, doğu kaynaklı üretim ve batı kaynaklı tüketim merkezlerinin tam ortasında yer alan Türkiye'yi küresel alanda bir lojistik ve ulaştırma merkezine dönüştürebilir'' dedi.

Bu fırsatların değerlendirilmesi için 31. IRU Dünya Kongresine paralel bir de ulaştırma bakanları toplantısının düzenlenmesini ve gündeminin de ''Yeniden Canlanan İpek Yolu'' olmasına karar verildiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, bakanlar toplantısına yaklaşık 50 ülkeden bakan ve temsilcinin heyetleriyle birlikte katılmasının beklendiğini aktardı.

Hisarcıklıoğlu, kongre kapsamında TÜYAP'ın organizasyonuyla 14-16 Mayıs 2008 tarihleri arasında Karayolu Taşımacılığı, İntermodal Sistemler, Yükleme, Boşaltma, İstifleme, Depolama ve Lojistik Endüstrisi Fuarının da gerçekleştirileceğini bildirdi.

Kongre aracığıyla 70 ülkeden yaklaşık 2 bin kişinin Türkiye'de misafir edileceğini, kongrede uluslararası taşımacılık sektörünün önde gelen temsilcilerinin, ilgili uluslararası kuruluş ve hükümet yetkililerinin bir araya geleceğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, bu misafirler arasında Sovyetler Birliğinin son başkanı Mikhail Gorbaçev, AB Komisyonunun Başkan Yardımcısı ve Ulaştırmadan Sorumlu Üyesi Jacques Barrot ve Birleşmiş Milletler Avrupa Ekonomik Komisyonu Genel Sekreteri ve Polonya Eski Başbakanı Marek Belka gibi kişilerin de olacağını söyledi.

''KARA YOLU TAŞIMACILIĞI, AVANTAJLARINI KAZANIMLARA DÖNÜŞTÜREMİYOR''

Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Tamer Dinçşahin de, lojistiğin temel taşlarından biri olan kara yolu taşımacılığının ticarete sağladığı ve küresel rekabette büyük önem taşıyan esneklik, hız ve maliyet avantajları ile kapıdan kapıya taşıma özelliğiyle ön plana çıktığını kaydetti.

Küreselleşme nedeniyle kara yolu taşımacılığının sadece bir taşıma aracı değil, her bir ülkede sosyal ve ekonomik faaliyetlerin gerçekleştirilmesini sağlayan son derece etkin bir üretim aracı haline geldiğini belirten Dinçşahin, ''Tüm bu avantajlarına karşın kara yolu taşımacılığı, küresel ölçekte karşı karşıya kaldığı önemli güçlükler ve engeller nedeniyle bu avantajlarını kazanımlara dönüştürememektedir'' dedi.

Dinçşahin, sınırdaki bekleme süreleri ve denetimlerin son derece uzun, prosedürlerin ise karmaşık olduğunu dile getirerek, Türk nakliyecileri olarak Avrupa hukuku ve uluslararası hukuktan kaynaklanan haklara rağmen bu tür sıkıntıları dünyada en ağır yaşayan nakliyeciler olduklarını söyledi.

Türkiye Otobüsçüler Federasyonu (TOFED) Başkanı Mustafa Yıldırım ise, Türkiye'nin Avrupa'dan çok daha kaliteli yolcu taşımacılığı yaptığını ve bu konuya daha fazla ağırlık vermek istediklerini kaydetti.

Karayolu taşımacılığını ne kadar iyi yaptıklarını dünyaya kanıtladıklarını ifade eden Yıldırım, 3. dünya ülkelerinde tarifeli yolculuk yapma yönünde adım atmanın zamanının geldiğini, kendilerine Kafkaslar'dan, Suudi Arabistan'dan bu yönde teklifler geldiğini aktardı.

LOJİPORT

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.