ADR'siz 20 bin araç yenilenecek
Tehlikeli madde taşımacılığına standart getiren ADR yönetmeliği 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe giriyor. Piyasada ADR şartlarına göre yenilenmesi...
Tehlikeli madde taşımacılığına standart getiren ADR yönetmeliği 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe giriyor. Piyasada ADR şartlarına göre yenilenmesi gereken 20 bin araç bulunuyor.
Türkiye’nin 2010 yılında taraf olduğu Tehlikeli Maddelerin Karayolu ile Uluslararası Taşımacılığına İlişkin Avrupa Anlaşması (ADR), 1 Ocak 2014 itibariyle yürürlüğe giriyor. “Tehlikeli Maddelerin Karayoluyla Taşınması Hakkında Yönetmelik” geçtiğimiz hafta Resmi Gazete’de yayınlandı. Buna göre trafiğe çıkacak her tankerin ADR sertifikasına sahip olması gerekecek. Treyler Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kaan Saltık, ADR kapsamında yaklaşık 20 bin aracın yenileneceğini ve bunun da 2 milyar euroluk yatırım anlamına geldiğini söyledi. Araçların yenilenme süreci taşıt model yıllarına göre üç yıla yayılıyor. Bazı araçlar için 2014 sonuna kadar yenilenme süresi tanınırken, bazı model araçlarda son tarih 2017 Aralık olarak belirlendi.
1 Ocak 2014’den itibaren öncelikle karayolu taşımalarında, takip eden yıllarda ise depolamada standartlar hayata geçecek. ADR’li tankerler, üretim aşamasından itibaren denetleniyor. Tankerlerde kullanılan bütün parça ve ekipmanların standartlara uyumlu olduğunun belgelenmesi gerekiyor. Üretimde kullanılan kaynakçılar sertifikalı oluyor.Tankerdeki kaynaklar radyografik testler ile muhtemel çatlaklara karşı test ediliyor. Diğer yandan bu araçları kullanan sürücüler de zorlu bir eğitim sürecinden geçerek Tehlikeli Mal Taşımacılığı Mesleki Yeterlilik Belgesi (SRC5) alıyor. Sonuç olarak çekicisi, treyleri ve sürücüsüyle güvenli taşımanın tüm unsurları, ADR standartlarıyla karşılanıyor.
‘HAKSIZ REKABET ORTADAN KALKACAK’
Türkiye’nin önde gelen tehlikeli madde taşıyıcıları uzun süredir bu yönetmeliğin çıkmasını bekliyor. Türkiye’de ADR konusunda ihtisaslaşmış 20’nin üzerinde nakliye firması var. Ancak söz konusu firmalar pazardaki toplam taşımaların çok az bir bölümünü gerçekleştiriyor. Çünkü bugüne kadar yurtiçinde ADR sertifikası zorunluluğu olmadığı için merdiven altı üretim ve dolayısıyla güvenli olmayan tehlikeli madde taşımacılığı oldukça yaygındı. ADR’nin tam olarak yürürlüğe girmesiyle haksız rekabetin ortadan kalkacağına dikkat çeken Kaan Saltık, “Bugüne kadar uluslararası standartlarda işini yapan ve altyapısını oluşturan firmaları, önümüzde güzel bir süreç bekliyor” dedi.
ÜRETİCİ SERTİFİKAYI TSE’DEN ALACAK
Türkiye’nin en büyük treyler üreticilerinin ADR’li tanker üretebildiğine dikkat çeken Saltık, bu anlamda Türkiye’nin yakın zamanda doğabilecek tüm ihtiyaçlarının Türk treyler üreticileri tarafından karşılanacağını belirtti. Saltık, “Şüphesiz bunun otomotiv ve ülke ekonomisine çok olumlu yansımaları olacak. Bu daha fazla talep, daha fazla üretim ve daha fazla istihdam anlamına geliyor” dedi. Bugüne kadar ADR’li tanker üreticilerinin test ya da belgelendirme için yurtdışından hizmet aldığını ve bunun da firmalar için önemli bir zaman ve döviz kaybına yol açtığını dile getiren Saltık, bundan böyle testlerin ve belgelendirmelerin Ulaştırma Bakanlığı’nın yetkilendirdiği Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafındanyapılacağını söyledi. Bu gelişmenin daha önce ADR’li tanker üretim tecrübesi olmayan üreticilerin de işini kolaylaştıracağının altını çizen saltık, “Yeni uygulama ile birlikte tanker üreticilerinin ADR’li araç üretme kapasitelerini hızla arttıracağına inanıyorum” dedi.
Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu güvenli ve çevreci taşımacılık modelinin en önemli ayağını ADR’nin oluşturduğunu ifade eden Saltık, insan sağlığına ve çevreye doğrudan etkisi bakımından değerlendirildiğinde ADR’nin aslında bir ülke meselesi olduğunu vurguladı. Sadece şehir merkezindeki petrol, LPG akaryakıt istasyonlarına yapılan taşımalar düşünüldüğünde olayın güvenlik boyutunun öneminin anlaşılacağına dikkat çeken Saltık, “Ne yazık ki yollarımızda her gün seyreden tankerlerin bir çoğunda en basit emniyet tedbirleri dahi düşünülmemiş durumda ve yıpranmış, sızıntı yapan, malzeme yorgunluğu olan tankerler görev yapmaya devam ediyor. ADR normları zorunlu tuttuğu önlemlerle olası kazaları ve tahribatı asgari düzeyde tutmayı hedefliyor” diye konuştu.
TAŞIMALARIN YÜZDE 90’I KARAYOLUNDAN
EPDK ve PETDER verilerine göre, Türkiye’nin 2012 yılı akaryakıt ve LPG tüketimi, 20 milyon tonun üzerinde. 2012 yılı için Hatmer’in yayınladığı Tehmad verilerine göre de Akaryakıt ve LPG taşımalarının karayollarında taşınan tehlikeli maddelerin sadece yüzde 60’lık miktarını oluşturuyor. Bunun dışında taşınan mühimmat ve patlayıcı maddeler, kimyevi gübreler, asitler, bazlar, boyalar, diğer kimyevi maddeler, tehlikeli atıklar da tehlikeli maddeler kapsamına giriyor. Bütün bu tehlikeli maddelerin yüzde 90’ı karayoluyla taşınıyor.
47 ÜLKE ADR’Yİ UYGULUYOR
ADR yönetmeliği, Birleşmiş Milletler Ekonomi Komisyonu nezdinde 30 Eylül 1927 tarihinde yapıldı ve 29 Ocak 1968’de yürürlüğe girdi. ADR yönetmeliği, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 3 kez
revize edildi ve son hali olan ‘ADR 2003’ 1 Ocak 2003 tarihinde yürürlüğe girdi. Şu anda bu yönetmeliği kabul edip yürürlüğe koyan 47 ülke var. Almanya, Avusturya, Azerbaycan, Beyaz Rusya, Bosna Hersek, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Fransa, Hollanda, İngiltere ve Kuzey İrlanda, İspanya, İsviçre, İtalya, Norveç, Kıbrıs, Romanya ve daha birçok ülkede ADR yönetmeliği yürürlükte.
TREYLER ZİRVESİ BU YIL ADR İÇİN TOPLANIYOR
Treyler Sanayicileri Derneği (Treder) ADR ile ilgili olarak kamu ve özel sektörü buluşturuyor. 6 Kasım’da “Tehlikeli Maddelerin Taşınmasında Yeni Dönem” başlığı altında düzenlenecek Treyler Zirvesi; Ulaştırma Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Türk Standartları Enstitüsü (TSE), ilgili sivil toplum kuruluşları, sektör yetkilileri ve uzmanların katılımıyla gerçekleştirilecek. Zirvede ADR Konvansiyonu’nun nakliye ve treyler sektörüne katkıları gündeme getirilerek, Tehlikeli Mal ve Kombine Taşımacılık Düzenleme Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan tehlikeli maddelerin güvenli taşınması ile ilgili mevzuatın ayrıntıları uzmanları tarafından paylaşılacak. Kaan Saltık, zirveyle hem kamudan hem de özel sektörden çok yoğun bir ilgi beklediklerini kaydetti.
Aysel YÜCEL - DÜNYA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.