Osan Başta
Asla okunmaması gereken 2. yazım (zararlı neşriyattır)
12. Hazıran 2012 tarihinde ilk zararlı neşriyatımı ilan etmiştim. Her zaman ki gibi cılız sesler geldi kulağıma. Özellikle bahsettiğim, orada deneme tahtası olduğumuzu ve bizim sektör ses çıkarmaz ise diğerlerinde de devreye sokulacağı idi ve ilk topun ağzına gidenler SSMMM’ler olmuştu. Ama birlik örneği göstererek gazeteye yarım sayfa ilan verip, bir de sıkılmadan! Taksim’de protesto toplantısı yapmışlardı. Meraklısı okur. Şimdi evet şimdi, aynı konuya benzer bir başka ilanı TÜRMOB (Türkiye Serbest Muhasebeci Mali MÜŞAVİRLER ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği) 4/3 sayfaya ilan verilerek kısaca sektörde ayrıma gidilerek bu durumun HEM ANAYASANIN EŞİTLİK İLKESİNE HEM DE DEMOKRATİK TEAMÜLLERE AYKIRIDIR denmektedir. Bu grup düzen hainleri her halde. . . !!!! İlana bakarsak: HÜRRÜYET GAZETESİ 29. 6. 2012 sayfa 12.
MESLEK CAMİAMIZ BİR BÜTÜNDÜR BÖLÜNEMEZ DENETİMDEKİ AYRIMCILIK KABUL EDİLEMEZ. . . . . . . .
Yeni Türk Ticaret Kanunu’nda getirilen yeni denetim müessesesi Türkiye ekonomik düzeninin kurulmasını sağlayacaktır. Vergi kaybının önlenmesinde, kayıt dışının kayıt altına alınmasında, katma değer artışına, hakça bölünmesinde ve milli gelirin artmasında katkılar getirecektir. (zeytin yağı mı, zift mi ?) Denetçilerin; Yeni TCK’nın 400'üncü maddesine göre 660 sayılı kanun hakkındaki kararnameye göre, muhasebe ve denetim mesleğini düzenleyen 3568 sayılı yasaya göre Denetçilerin YMM veya SMMM olması gerekmektedir. Birlik mensubu 4000 YMM ve 84.000 SMMM denetçi fonksiyonu ile hak ve eşit yetki düzeyindedir. YMM ve SMMM aynı müfredat, aynı eğitimler ve aynı teknikler uygulanmış ve eğitim sonucu aynı ölçülerle değerlendirilmiştir. Ama yeni TCK’nın GEÇİCİ 6'Iıncı maddesine eklenen bir fıkra ile eşit düzeyde olan SMMM ve YMM arasında ayrımcılık yaratılarak sadece YMM lere denetçilik hakkı verilmiştir. Bu düzenleme SMMM lerin hakkını kısıtlamaktadır. . . İsteğimiz aynı yetki ve hakların SMMM’lere de verilmesidir. . .!!! Bu anlı şanlı meslek BAŞLARI'na tarafımdan duyurulur. Bir büyük başımızın lafı vardı "Bir kere delinmekle bir şey olmaz" Aslınca binlerce kez, bir kere delinince işe yaramayacağını, hatta ölümlere sebebiyet verdiğini binlerce kere test ettik. Bir kere delinince, haksızlık, eşitsizlik, hukuksuzluk ve medeniyetsizliğin kök salması yaratılmıştır. Bana göre delinirse normal ama sana göre delinirse TU KAKA. . İşte gelinen nokta burasıdır. Bu ilanın mesleğimizle ne alakası var ona bakalım. Ama önce saygın bir meslek durumunda mıyız onu gözlere batıralım. Ben bu mesleğe 1970 yılında başladım. O zaman bütün dış ticaret, GÜMRÜK KOMİSYONCULARI eli ile yürütülürdü. Evet sayı bugün kadar değildi ama daha zorlu bir kulvardı. Kısıtlamalar, Libere mevzuatı, Para koruma meselesi, istihsal pozisyonu ve kıt kanaat mevzuat. Nerede ise memur komisyoncu- komisyoncu memur için düşünür ve devlet en başa konurdu. O kadar kısıtlamanın ve yasağın olduğu dönemde ve yokluk ana olgu olmasına rağmen, kaçakçılık boyutları serbest ekonomiye geçtiğimizden bugünkü durum itibari ile daha azdı. Hatta yok bile denebilecek düzeyde değerlendirilebilir. O dönemlerde hiç bir dış ticaret işi ile uğraşan kurum ve kişiler bizlere danışmadan işlem yapmazdı. Dahası söylediklerimiz kanundu aynen uygulanırdı. Hiç kimse çıkıp da asgari ücretle çalış yoksa şuraya giderim diye sopa gösterme cesaretinde bulunmazdı. Dahası çorap değiştirir gibi komisyoncu değiştirilmezdi. O dönem gerçek gümrükçülük ve Ombdusmanlık dönemi idi. Saygınlık dönemi idi. Komisyonlarda % 8 evet yazı ile YÜZDE SEKİZ uygulanırdı. Bu durum saygınlık ve elitlik sağlamıştı. Sonra alttan alta gümrükçü her işi yapar, kaçakçılık onlarda var, gümrükçüye kız verilmez lafları bilinçli olarak ortaya salındı. Sanki böyle bir şey var ise tek başına yapılıyormuş gibi. Kaçakçılık varsa bu defterde memur da, amir de, tüccar da var. Hem de köküne kadar var. Kaymak her zaman onlar tarafından elde edilmiş. Ama topun ağzında komisyoncular. Belki hak veririm. O da sadece görevini bilinçli olarak kötüye kullananlar olduğu için. Sözün kanunsa kaçakçılığa alet olmayacaksın. O meşhur terlik kanunu gibi on beş günlük adrese teslim kanun çıkarmayacaksın. Yani bu işlerde siyasileri de yazmak gerek. Kısası KOKUŞMUŞ DAİMA PİS KOKAR. . . Bütün bunlara rağmen saygınlık üst mertebedeydi. ‘Biz geliyoruz’ dediğimizde bırakın randevu vermemeyi kapıda karşılanırdık. Meslektaşlar birbirlerinin işlerini burnunu sokmazdı. Şimdi nerede ise köklerini sokuyorlar ve iş hırsızlığı yapıyorlar, emek hırsızlığı yapıyorlar ve vicdansızların şahı oluyorlar. Neyse kuyu derin çok uzattım. Bu ilanla ilgimize geleyim tekrar. Bizim sektör üç aşamaya getirildi. 1-Gümrük Müşaviri. 2-Gümrük Müşavir Yardımcısı 3-Stajyerler. . Bunlar sıra atlamak için aynı mevzuatlardan sorumlu olur ve sınavlarda başarı sonucu yükselirler. Son sıra Gümrük Müşavirliğidir. Üstü yoktur. Uzun yıllar Yeminli Müşavirlik işini sokuşturmaya bürokrasi ve siyasiler çalışmıştı ama oluşturamadılar. Tepkiler o dönem saygınlığını koruyan meslek mensupları tarafından ortaya konduğu için yapılamadı. Ve isimleri KOMİSYONCU idi. Sonra şirince Müşavirlik verildi. Sonra aynı mevzuatta başarılı olanlar Yeminli-Pardon- Yetkili Gümrük Müşavirliği ayrımına gidildi. Bu konunun işlendiği bazı toplantılarda aynen söylenen "Sizin dar boğazda olmanızı çözeceğiz, kazancınızı arttıracağız, bakın görün" ifadeleri ile uyutturuldu ve YETKİLİ GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ peydah edildi. Kimse neyin yetkisi, nasıl farklılık var, neye dayanarak aynı statüyü ikiye bölüyorsunuz? Demedi. Deme cesaretini gösteren bir kaç kişi aforoz edilmeye çalışıldı. Hatta mahallenin delisi yaftasına sokuldu. Ey millet ben bu delilerdenim. Ve haykırıyorum. . . Bu yetkiyi alanlar sıkılmadınız mı? Boşuna kanunları, kararnameleri ve genelge safsatalarını hatim indirdiniz? Ve sizin yaptığını görev gibi olan şey AMBAR MEMURLUĞU değil mi? Üstelik bu laf benim değil Böyyük Bürokrat ağa babalarının lafıydı hatırlayın. Memurun iş yükünü azaltarak size para kapısı yaratılıyordu. Saygınlığınız var mı? Nerede meslek erbabı olmak ve kaç kişisiniz dahası kaçınız memuriyetten emekli oldunuz, dahası saklanma kapısı yerine getirdiniz? Alın size saygınlık. Gazete ilanları protesto ve yürüyüş ama hep birlikte. Siz sektör ağa babaları, siz yöneticiler, siz idareciler, siz gümrük müşavirleri neredesiniz? Saygınlığınız var mı? Bu mesleği bitirme noktasına ve iflas etmenize kim sebebiyet verdi ? Şamar oğlanı haline bu meslek nasıl geldi? Ben bu meslek bitiyor dediğimde salya sümük bana saldırmaya çalışanlar, şimdi niye bu meslek bitti, iflaslar ve kapanmalar çoğaldı diyorsunuz? İşte meslek erbaplığı bu ilandaki gibi olur. Toplam Türkiye genelinde beş Gümrük Müşavirleri derneğisiniz. Ama sadece adınız dernek. Kanuna aykırı dernek. Tüzüğünüz bile yalap şalap. Gümrük Müsteşarlığı, şimdi bakanlık onay vermediği hiçbir maddeyi tüzüğünüze alamazsınız veya çıkaramazsınız. Yetkiniz yok, etkiniz yok. Yaptırımınız hiç yok. Peki siz ne işsiniz ? Ne işe yararsınız ? Beni temsil etmeyin zaten edemezsiniz. . Ama el insaf sizi salkım salkım sallıyorlar umurunuzda değil. Sizi çatır çatır bölüyorlar umurunuzda değil. Sizi iflas ettiriyorlar umurunuzda gene değil. Nerede ise üzerinizde ölü toprağı döküldü es geçiyorsunuz. Bari biraz dik durun da geçmişte yapılan hatalara son vermek için adım atın. Hiç değilse diğer Kamu görevi gören sivil sektörlere zararınız dokunmasın. Bu yazı onun için ZARARLI NEŞRIYATTIR. . . . UYKUDA OLANLAR İÇİN GEÇERLİDİR. . . TAMAMI İLE UYDURMA MASAL KAHRAMANLARINA DAYANMAKTADIR. . Alınan varsa peşinen özür dileyerek; Bu YMM ve SMMM’lerin yaptığı ayıptır. Devlete zararlıdır. Ve TU KAKA'dırlar. Uyuyanlara sadece ninnidir. . . Osan Başta GMY. BİLİRKİŞİ DANIŞMAN ZARARLI KİŞİ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.