Çin ile İpekyolu görüşmeleri

Çin ile İpekyolu görüşmeleri

Çin'e resmi bir ziyarette bulunan Bakan Yıldırım başkent Pekin'de Çin Ulaştırma Bakanı Li Şenglin ile görüştü. Bakan Yıldırım, iki ülkenin çok...

Çin'e resmi bir ziyarette bulunan Bakan Yıldırım başkent Pekin'de Çin Ulaştırma Bakanı Li Şenglin ile görüştü. Bakan Yıldırım, iki ülkenin çok önemli bir ortaklık ilişkisi içinde olduğunu ifade ederek, ''Bizlerin Ulaştırma Bakanlıkları olarak üzerimize düşen görev artan bu ekonomik ilişkileri yapacağımız altyapı yatırımları ile daha da güçlendirmek olmalıdır'' diye konuştu.
İkili ilişkilerin gelişmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Çinli Bakan Li de, ikili işbirliğinin içeriğinin zenginleştirilmesi ve 2006'da imzalanan mutabakat zaptının geliştirilmesi gerektiğini savundu.
Bu görüşe katıldığını söyleyen Yıldırım, ''Stratejik işbirliğini ileriye taşıyacak ve çeşitlendirecek kapsamlı anlaşmanın yararlı olduğunu'' ifade ederek, bu amaçla çok hızlı bir şekilde karşılıklı heyetlerin çalışmaya başlamasını önerdi. Yıldırım, çalışmalar sonrasında hazırlanacak belgelerin Çin Başbakanı Ven Ciabao'nun Ekim ayında yapması planlanan Türkiye ziyareti sırasında imzalanabileceğini belirtti.
İzmir, İstanbul ve Ankara'nın Çin Çokuluslu İşletmeler Uluslararası Enstitüsü (CIIMC) tarafından ''Çin Firmalarının Yatırım Yapabileceği En Uygun Yabancı Kentler'' arasında seçildiğini hatırlatan Yıldırım, CIIMC tarafından İzmir'in ''Dünyada Yatırım Yapılabilecek En İyi 70 Kent'' ödülü verilen kentler arasında yer aldığını, Ege Serbest Bölgesi ile Manisa Organize Sanayi Bölgesinin ise ''En İyi Yatırım Bölgeleri'' ödülü kazandığını kaydetti. Bakan Yıldırım, Çin'in en büyük şirketleri arasında yer alan ve Çin tarafından ülke dışında yatırım yapması için teşvik edilen China General Technology Holding Ltd. (GENERTEC) firmasının İzmir Serbest Bölgesi'nde bir ofis açmayı ve önümüzdeki dönemde, İzmir'de otobüs, kamyon ve ticari araçlar için yedek parça, enerji ve sağlık sektörlerine yönelik yaklaşık 1 milyar dolarlık yatırım yapmayı düşünmesini ''oldukça memnuniyet verici'' bir gelişme olarak değerlendirdi. Yıldırım, ''Özellikle doğrudan sermaye yatırımları kapsamında ülkemize gelecek Çin sermayesinin ülkelerimiz arasındaki ekonomik ilişkileri köklü hale getireceği aşikardır'' dedi.

Denizcilik Sektöründeki Potansiyel

Çinli firmaların Türkiye'de yapılacak kara yolları altyapı yatırımlarıyla ilgilendiklerinden haberdar olduğunu söyleyen Yıldırım, özellikle dış ticaretin lojistik kısmında önemli bir yer tutan denizcilik sektörünün ikili ilişkilerin artırılabileceği diğer bir alan olduğunu ifade etti. Son yıllarda ülke içinde hızlı demir yolu konusunda önemli başarılar sağlayan Çin'in bu başarısını Türkiye de dahil 40 ülkede sergilediğini anlatan Yıldırım, iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesi için ulaşım, altyapı ve demir yolu gibi projelerde ortak yatırımları arttırmak yönündeki arzusunu dile getirdi. Yıldırım, iki ülkenin firmalarının birikimlerini birleştirmek yoluyla üçüncü ülkelerde çok ciddi projeler gerçekleştirebileceklerini ve bazı projeler üzerinde ortak çalışma başlatıldığını söyledi.
Bakan Yıldırım, iki ülke arasında karşılıklı olarak gemi geri dönüşümü konusunda IMO'da yapılan çalışmalara paralel olarak teknik bilgi alışverişinde bulunulmasında ve Gemi Geri Dönüşümünde Atık Yönetim Sisteminin uygulanmasında fayda olduğunu belirtti.
Türk Hava Yolları'nın (THY) 2010 yılı içerisinde İstanbul-Guangzhou hattında yolcu ve kargo seferlerine başlamak istediğini hatırlatan Yıldırım, THY'nin İstanbul-Guangzhou-Manila hattında sefer yapmasının da gündemde olduğunu belirterek, bu konularda ve Çin seferlerinde uygun iniş-kalkış saatleri verilmesi konusunda yardım beklediklerini kaydetti. Çin'in Türkiye'nin Uzak Doğu'daki en büyük ticaret ortağı, Rusya ve Almanya'dan sonra da dünyada ithalat yaptığı üçüncü büyük ülke olduğuna dikkati çeken Yıldırım, iki ülke arasında 1999 yılında 1 milyar doların altında kalan ticaret hacmi 2008 yılında 17 milyar dolara ulaştığı bilgisini verdi. Bakan Yıldırım, 2009 yılında küresel krize bağlı olarak ikili ticaret hacminde bir daralma olsa da 2010'un ilk yarısındaki rakamların karşılıklı ticarette tekrar bir canlanma olduğunu gösterdiğini belirtti. Türkiye'de halen 300'ün üzerinde Çinli firmanın faaliyet gösterdiğini ve buna karşılık olarak Türkiye'nin Çin'deki yatırımlarının 100 milyon doları aştığını söyleyen Yıldırım, ikili ticareti dengeli gelişmesi arzusunu da ifade etti.
Görüşmeden sonra Çinli Bakan Li, Binali Yıldırım ve beraberindekiler onuruna bir akşam yemeği verdi. Yemekte yaptığı konuşmada, ''Çin'in Asya'nın doğusunda, Türkiye'nin ise Asya'nın batısında iki önemli ülke olduklarını'' vurgulayan Yıldırım, ''Nüfus itibarıyla, bütün farklılıklar itibarıyla ve ekonomik zenginlik itibarıyla Çin, şüphesiz çok büyük bir ülkedir. Herkes şunu biliyor ki kısa süre içerisinde Çin, dünyanın en büyük ekonomisi olacaktır. Çok büyük atılımlar içerisindedir. Teknolojide çok büyük önderlik yapmaktadır. Araştırma-geliştirmede çok büyük yatırımlar yapmaktadır. Çok değerli bilim adamları yetiştirmekte ve böyle büyük bir ülke dünyada her bakımdan kendisini hissettirmektedir'' diye konuştu
Türkiye'nin de bulunduğu konum itibarıyla Asya ve Avrupa arasında gerçek anlamda köprü vazifesi gören, iki kıtayı birbirine bağlayan çok önemli bir ülke olduğuna işaret eden Yıldırım, şunları söyledi: ''Sadece coğrafi ve jeopolitik açıdan değil, nüfus açısından da tabii ki Çin ile mukayese edemeyiz nüfusumuzu, ama Avrupa ile mukayese ettiğimizde, Avrupa'nın en büyük nüfusuna sahip ülkelerden biri olan yaklaşık 72 milyonluk bir ülkeyiz. Nüfusumuz sadece büyük değil, aynı zamanda genç, dinamik, eğitimli ve müteşebbis ruhludur. O bakımdan her iki ülkenin kendine has çok önemli potansiyelleri var.'' Çin'in rezervleri çok yüksek olan bir ülke olduğunu hatırlatan Yıldırım, bu fazla rezervlerin çok iyi bir şekilde değerlendirilerek, Türkiye'de, Türk ve Çinli firmalarının ortak, büyük altyapı projelerine girmelerinin mümkün olduğunu sözlerine ekledi.

?İstanbul-Eskişehir Hattının Gecikmeye Tahammülü Yok?

Bakan Yıldırım daha sonra Ankara-İstanbul hızlı tren hattının Eskişehir Köseköy arasındaki bölümünü yapan konsorsiyumun pilot ortağı Çin Demiryolu İnşaat Şirketi'ni (CRCC) ziyaret etti. Bu projenin Türkiye ile Çin arasında demir yolu alanındaki ilk ve önemli işbirliği olduğunu ifade eden Yıldırım, hattı 2013'te açmayı hedeflediklerini, bu nedenle buradaki çalışmaların günlük, hatta saatlik düzeyde dikkatli şekilde takip edilmesinin önem taşıdığını belirtti. "Bu projede aksaklık olursa, doğal olarak bundan sonraki projeler de bundan etkilenir" diyen Yıldırım, bu projenin hikayesinin farklı olduğunu, 2006 yılında yapılmış bir ihale olmasına rağmen hukuki süreç bakımından 2 yıl gecikmeli başladığını anlattı.
Yıldırım, "Ankara-Eskişehir hattı ile birlikte bu hattı da açmamız söz konusuydu, ama bunu başaramadık. İkinci bir gecikmeye projenin tahammülü yok" diye konuştu. Bakan Yıldırım, Çin hükümetinin bu projeye iyi şartlarda sağladığı 730 milyon dolarlık kredi için teşekkür etti.
2023 yılına kadar mevcut 11 bin kilometrelik demir yolu hattını iki katına çıkarma hedefleri bulunduğunu hatırlatan Yıldırım, Çin ile Türkiye arasındaki demir yolu bağlantısının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. Yıldırım, "Tarihi İpek Yolu'nu tekrar hayata geçirebilirsek deniz yoluyla yapacağımız taşımalardaki süreyi 10 kat düşürebiliriz. 0000000000Bunun gerek rekabette, gerek ticarette ne kadar üstünlük taşıyacağı apaçık ortada" diye konuştu. Bakan Yıldırım, ilk etapta İstanbul-Alma Ata tren hattının Urumçi'ye uzatılabileceğini ifade ederek bu proje üzerinde çalışmayı önerdi.
Bakan Yıldırım ve beraberindekiler daha sonra Çin Uluslararası Müteahhitler Birliği'ni ziyaret etti. Burada Türkiye?de ulaştırma alanındaki yakın ve orta vadeli projeler hakkında bilgi verildi.
Bakan Yıldırım, 3.Boğaz Köprüsü ile ilgili bir soru üzerine bunun yeni bir proje olmadığını, uzun yıllardır planlandığını ve çalışmaların son bir yılda hızlandığını anlattı. Güzergahı tam olarak belirlenen projeyle ilgili olarak belediyelerin imar planına işlenme çalışmalarının devam ettiğini, ön projelerin hazır olduğunu, fizibilitesinin yapıldığını ve ihalenin yap-işlet-devret modeliyle yapılacağını söyleyen Yıldırım, projenin en kısa işletme süresi veren firmaya verileceğini belirtti. Yıldırım, "Türkiye'de karar süreci Çin'deki kadar hızlı değil, birçok belediyeden, kurumdan ortak karar çıkartmak zaman alıyor. Çin'deki gibi olsa 10 kat daha fazla iş yapardık? diye konuştu.


UBAK

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.