Denizcilik  sektörünün yeni konseptindeki kazanımlar sadece mekanik, teknik, elektronik ve ekonomik değerlerin bir araya gelmesiyle şekillenmemelidir. Sektör içinde faaliyet gösteren farklı iş kollarının da bu gerçekler doğrultusunda hareket ederek birlik ve beraberlik ruhundan hiç bir ödün vermeden çalışmalarına devam etmelidirler.

İşte bu anlayış ve düşünce onların  geleceğin çağdaş denizcilik misyonunun öncüleri arasında yer almasına neden olacaktır. Denizcilik sektörü, aklın özgür işleyişinden kaynaklanan bilginin önemini kavramalıdır. Bu olumlu tespit ve kabullenişin verileri doğrultusunda yönlendirme yaparak , gelişen teknolojinin nimetlerinden daha fazla nasıl yararlanacağının arayışı içinde olmasının gerekliliğini bilmelidir.

Zaman kavramının  önemini özümseyerek onun kullanımı konusunda bilinçlenmelidir. Denizcilik sektörümüz zamanın çok iyi yönetilmesinin kaçınılmaz bir gerçek olduğunun yargısı ile hareket etmelidir. Özellikle  üretim aşamasında bunun daha çok belirginleştiğinin ve zamana karşı nasıl yarışıldığının bilinmiş olması, materyalın vazgeçilmezliğini bir kere daha gözler önüne sermektedir.

Birbirinden kopuk, dağınık ve iletişimden uzak sektör kuruluşlarının önlerine çıkacak olan sosyal- ekonomik – kültürel ve teknik baskılar, engeller karşısında verecekleri mücadele ve savunmalar yetersiz kalacaktır. Çünkü aşılan her engel, yeni bir engelin fark edilmesini sağlayacaktır.

Sektör içinde finansal istikrarın sağlanabilmesi için dönemler halinde hazırlanacak olan “ RİSK YÖNETİMİ VE ÖNLEME FAALİYETLERİ “ gibi stratejik değeri olan programlar, sektörün finans grafiğini üst seviyelere doğru çekmesinde önemli katkılar sağlayacaktır.

Denizcilik sektöründeki bu çağdaş yapılanmanın bilimsel, teknolojik ve çağdaş bilgiler ile yoğrularak, nitelikli ve konusunda uzmanlaşmış personelce evrensel boyutlara taşınmalıdır.