Havi -18'de aldığını -18'de götürür

Havi -18'de aldığını -18'de götürür

Soğuk zincirde en önemli faktör hız olarak görülse de, sağlıklı taşımanın anahtarı bir ürünü donuk aldıysanız donuk, soğuk aldıysanız da soğuk...

Soğuk zincirde en önemli faktör hız olarak görülse de, sağlıklı taşımanın anahtarı bir ürünü donuk aldıysanız donuk, soğuk aldıysanız da soğuk teslim etmenizden geçer. Havi Logistics’i tercih eden dünya devi firmalara bakıldığında da, bu işi doğru yaptıkları sonucunu çıkarmanız mümkün.

Havi Logistics, sadece nakliye yapmıyor. Müşterilerinin tedarik zincirinin önemli bir kısmında yer alıyor. Üreticiden teslim aldıkları ürünü, müşterinin ulaştıracağı son noktaya kadar götürüp, daha sonra da geri toplama hizmeti veriyorlar.

“Bir ürünü donuksa donuk, soğuksa soğuk derecelerde aldığınız bir yerden, istenilen yere götürmeniz gerekir” diyen Havi Logistics Genel Müdürü Altan Sekmen, “Özellikle yaz sıcağında bu çok daha zorlaşır. Gıda güvenliği ve soğuk zincir ilişkisini operasyonel olarak ortaya iyi koyan firmalar tercih edilmelidir. Yaptığımız tamamen insanlarla yürüyen bir iş koludur. İnsanların çiplerinde bu işi yapabilme yetisi olduğu yazılı olmalı. Biz de, bu konuda tüm çalışanlarımızı eğittiğimiz ve bu eğitimi tekrarladığımız için, neden donuk taşınması gerektiğini çok iyi bilirler. Bunun için de, hiçbir riski göze almazlar. Bu yaz yaşanan onca sıcağa rağmen, hiçbir yerde derece problemi yaşamadık. -18 derece taşıyacaksak, -17.9 götürmedik. Üreticiden teslim alırken dereceler ölçülür. Getirilirken kamyonda bu dereceler kontrol altında tutulur. Ürünler, depomuza alınırken ve çıkarken tekrar ölçülür. Kamyondan son dağıtıma kadar kontrol altında tutup, teslim ederken bir daha ölçeriz. Yani, -18’de teslim aldığımız bir ürünü yine -18’de teslim ederiz” sözleriyle aktardı taşımadaki hassasiyetlerini…

Merkezleri zarar görse de, B planları hep var

Lojistik hizmet konuşulduğunda herkesin bu işi çok iyi yaptığını söyleyebilmesinin doğal olduğunu savunuyor Sekmen, ancak kendi farklılıklarını da belirtmeden geçemiyor. Havi Logistics’i ayıran özellikleri iki ana başlıkta toplayan Genel Müdür Altan Sekmen, bunları da gıda güvenliği ve sosyal sorumluluk olarak açıklayarak şöyle devam ediyor: “Bu iki konuda farklılaştığımızı düşünüyorum. Bir diğer boyutu da, operasyonel optimizasyon. Yani, biz farklı müşterilerin hacimlerini toplayıp hizmeti ortaya çıkarıyoruz. Farklı müşterileri aynı kamyona, aynı depoya koyuyoruz. Teslim ettikleri ürün ve ambalajların boşlarını geri almanın dışında, son kullanma tarihi gelen ama halen kullanılmayan ürünleri de imha için toplarız. Bazen de çeşitli nedenlerle acil durum planlaması dahilinde geri toplama testleri yapılır. Havi Logistics’in bir B planı her zaman vardır. En kötü tabloyu hesaplayarak, dağıtım merkezimizin bir gün müşterilerimize hizmet veremeyecek şekilde zarar görmesi durumunda bile, acil durum planımız mevcuttur. Hatta, testlerini iki hafta önce yaptık. Böyle bir durumda bütün ekip, nereye gideceğini, nereye yönlendireceğini bilir; ertesi gün o noktalara sevkıyat yapabilmeye hazır oluruz.”

İzmir ve Ankara’da dağıtım merkezleri açacaklar

Türkiye’deki soğuk zincir pazarının tanımlanamayacak kadar büyük olduğunu ifade eden Sekmen, “Bizim gibi organize firmalar bunun çok küçük bir kısmını yönetiyor. Soğuk zincir taşımacılığı, daha çok firmaların kendi organizasyonları ile yürüyor. Pazarın hitap ettiğimiz kısmına bakacak olursak da, saygın bir yerde olduğumuzu söyleyebilirim. Lojistiğin gıda ile ilgili bütün alanlarında faaliyet gösteriyoruz. Araçlarımızda 3 farklı derecede taşıma yapabiliyoruz. İki kasalı kamyon-römork tipi araçlarda hem -20 derecelik, hem +4 derecelik; hem de kuru dediğimiz 18-20 derecelik kompartıman oluşturabiliyoruz. Hareketli aparatlar olduğundan, isteğe göre dizayn edilebilmesi de mümkün. Bunun dışında çok agresif büyüme hedeflerimiz var. İzmir ve Ankara’da dağıtım merkezlerimizi yakında açıyoruz” açıklamasını yaptı.

Hizmet veren kendi denetim mekanizmasını kurmalı

Türkiye gıda güvenliği ile ilgili ATP Konvansiyonu’na henüz taraf olmamış bir ülke. Altan Sekmen, denetimlerin daha sağlıklı olması için Türkiye’nin de ATP Konvansiyonu’na taraf olması gerektiğine inanıyor. “Konvansiyon, ‘sağlıklı taşıma için şu izolasyonu sağlaması gereken bir kasa ile bu işi yapacaksın’ diyorsa, ben de maliyet az olsun diye daha zayıf bir kasa ile taşımaya kalkarsam derecelerde sorun yaşarım. Devlet, denetleyerek sektörü bir yere getiremez. Önce hizmet verenlerin kendi denetim mekanizmalarını kurması gerekir. Devlet ise, sadece genel kural koyucu olmalı. HCCP, ISO 22000 ve izlenebilirlik bir zorunluluk olmalı. Biz, denetleyen bir kurum olmadığı halde, bu konuda hiçbir taviz vermeden her şeyi kuralına göre uyguluyoruz. Kendi içimizdeki denetim mekanizmaları, prosedürler ve çalışanlarımızın bilinci ile bunu gerçekleştiriyoruz. Bu arada, işletme körlüğüne kapılmamak adına da, bedelini ödeyip bağımsız firmalardan denetim hizmeti alıyoruz”  ifadeleriyle açıklıyor taşımadaki hassasiyetlerini…

Tüketici de üzerine düşeni yapmalı

Havi Logistics Genel Müdürü Altan Sekmen’in tüketicilere de tavsiyeleri var. Ürünü markete ulaştırdıktan sonra, görevin artık tüketiciye geçtiğini ifade eden Sekmen, “Bir ürünün saklanma koşulları neyse o sağlanmalıdır. Marketten donuk ürün satın alıyorsak, donuk olarak da dolabımıza koymamız lazım. Nasıl bu ilişkiyi market ve tüketici sağlaması gerekiyorsa, biz de üretici ile müşteri arasında aynı bağlantıyı kurmalıyız. Tüketim anına kadar, soğuksa soğuk; donuksa donuk kalmalıdır” sözleriyle tüketicinin de soğuk zincirdeki görevini özetliyor.

Selçuk ONUR - LOJİSTİK EKİPMANLAR

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.