Haysiyet cellatlığı yapıyorlar

Haysiyet cellatlığı yapıyorlar

Bakanı Kürşad Tüzmen, kendisiyle ilgili iddiaların gerçek dışı olduğunu belirterek, ''CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol, Aziz Eren sahte isimle imzalanan...

Bakanı Kürşad Tüzmen, kendisiyle ilgili iddiaların gerçek dışı olduğunu belirterek, ''CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol, Aziz Eren sahte isimle imzalanan bir sahte ihbar mektubundan yola çıkarak hem şahsımı hem de gümrükte çalışan bürokratların onurlarını hedef alarak adeta bir haysiyet cellatlığı yapmaktadır'' dedi.

Tüzmen, Gaziantep'te düzenlediği basın toplantısında, son günlerde kendisine yöneltilen iddialara yanıt verdi. Bakan Tüzmen, 4 yıldır inişli çıkışlı zorlukları göğüslediklerini ve güzellikleri beraberce paylaştıklarını ifade ederek, ''Hep yaptıklarımla anılıyordum, şimdi yapmadıklarımla bizi gündeme getirmeye çalışıyorlar. Ancak, bunlara da hep cevabımız var. Yalnız istiyorum ki, bizim cevaplarımız da aynı şekilde, iddialar gibi aynı başlıklarla, aynı büyüklüklerde, aynı puntolarla yer alsın. Karalama kampanyasının sonu yok. Asılsız bu tip iftiraların, bu tip sahte mektupların sonu yok'' diye konuştu.

Son günlerde bazı gazetelerde yer alan ve özellikle ana muhalefet partisi sözcülerince dile getirilen bu iddialarla ilgili tek tek açıklamalarda bulunmak istediğini ifade eden Tüzmen, ''her gün farklı bir iddia ile hem şahsını hem de devletin kurumlarını ve kurumlarda çalışan memurları hedef alan CHP sözcülerinin, bugüne kadar sürdürdüğü Türk siyasetine hiç yakışmayan seviyesiz muhalefet anlayışının bir benzerini daha ortaya koyduklarını'' savundu. Tüzmen, şöyle dedi:

''Tamamı asılsız ve gerçek dışı, yanlış bilgilendirmeye dayalı ve art niyetli bu iddialara hem basın yoluyla hem de Meclis kürsüsünde yanıt vermeye çalıştım. Çamur at izi kalsın anlayışıyla yapılan tüm bu asılsız iddialara ve ithamlara bir kez daha sizin aracılığınızla bizlere oy veren ve Meclise gönderen Gaziantep halkına ve tüm Türkiye kamuoyuna karşı sorumluluğumuzun gereği olarak cevap veriyorum.''

''HAYSİYET CELLATLIĞI YAPMAKTADIR''

Devlet Bakanı Tüzmen, şöyle devam etti: 'Senaryo hep aynı. Önce bir gazete, ardından da CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol tarafından ilk defa dile getirilmiş gibi gösterilen çeşitli çirkin oyunlar ve iftiralar kamuoyunun malumu. Bu gazeteler ve CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol, Aziz Eren sahte isimle imzalanan bir sahte ihbar mektubundan yola çıkarak hem şahsımı hem de gümrükte çalışan bürokratların onurlarını hedef alarak adeta bir haysiyet cellatlığı yapmaktadır. Sayın Anadol'un, kimliği meçhul, sahte isimlerle kaleme alınan tamamıyla gerçek dışı birtakım iddiaları sanki gerçekmiş ya da bu konuda somut delil varmış gibi açıklaması, çürük malları pazarlamaya çalışan köhne pazarlama zihniyetinin siyasette temsil edilen halidir. Sayın Anadol ve CHP temsilcileri, büyük bir gürültüyle ambalajını açmadan pazarlamaya çalıştıklarının ne kadar çürük olduğunu çok kısa sürede kendileri de göreceklerdir. Son dönemde Türkiye gümrüklerinde yaptığımız çalışmalarla rantı kesilen organize suç örgütlerinin yalan ve yanlış iddialarını dile getirmek ve adeta onların sözcüsü gibi davranmayı ana muhalefet partisine ve onun sözcülerine hiç yakıştıramadığımı ifade etmek istiyorum.''

''BİZ, BİRTAKIM YERLERİN HORTUMLARINI KESTİK''

Tüzmen, bu tip karalama kampanyalarının kendilerinin gümrüklerde yaptıkları çalışmalardan sonra ortaya çıkmaya başladığını kaydederek, şu görüşleri dile getirdi: ''Daha önceden niye yoktu? Benim 20 senelik bürokrasi hayatım var, orada niye yok? Siyasi hayatım var, orada niye yok? Son zamanlarda üstüne iyice gidildikten sonra görüyorsunuz, hep değişik birtakım çalışmalar, değişik odaklardan... Çünkü birtakım yerlerin, biz gerçekten hortumlarını kestik. Gerçekten büyük Türkiye'de çok büyük bugüne kadar yapılmamış çalışmaları başlattık. Çok doğaldır. Ben size o zaman da söylemiştim, (bunları göreceksiniz, daha ilerde arkası da gelecek) demiştim. Çünkü dikkat edin, o dönemden sonra hep defalarca kamuoyunu gündemine yapmadıklarımızla getirilmeye çalışıldık.''

''KİMSE ONUR VE HAYSİYETİMİZLE OYNAYAMAZ"

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, ''Kimse çamur at izi kalsın zihniyetiyle bizi itham edemez. Onur ve haysiyetimizle oynayamaz. Bunu yapanlarla hem adli makamlar hem de halkımızın önünde hesaplaşacağız'' dedi. Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti'nde düzenlediği basın toplantısında kendisine yönelik iddiaları yanıtlayan Bakan Tüzmen, ihbarcı Aziz Eren isimli kişinin kim olduğunun belli olmadığını belirterek, ''Sahte isim, sahte evrak, sahte ihbar mektubu... 1992, 2002, 2004 tarihinde başbakanlıkça çıkarılan genelgelerde bu tip ihbar mektuplarının işleme konulmaması öngörülüyor'' dedi.

CHP Grup Başkan Vekili Kemal Anadol'un dile getirdiği iddiaların asılsız ve iftira olduğunu belirten Tüzmen, Irak'a LPG sevkiyatı yapan firmalarla ilgili dile getirilen iddialar konusunda yapılan işlemlere ilişkin şunları kaydetti: ''Söz konusu soruşturma ve teftiş işlemlerinin tamamı bizim dönemimizde yapılmıştır. Sayın Anadol'un iddia ettiği gibi bir ihmal ya da suistimal olsaydı en başta bu soruşturmaların yapılmasına izin verilmezdi. Sözü edilen işlemlerin tamamı ilgili bakanlık ve kuruluşlar arasında yapılan yazışmalar sonucunda sağlanan mutabakat çerçevesinde ve mevzuata uygun olarak gerçekleştirildi.'' Lüks otolara ilişkin iddiaların da ''komik'' olduğunu ifade eden Kürşad Tüzmen, gümrüklerin ''yol geçen hanına'' dönmemesi için çaba gösterdiklerine işaret ederek, gümrüklerde yaptıkları çalışmaları anlattı. Tüzmen, şöyle dedi:

''Dış ticaret müsteşarı olduğum dönemde ilk ben söylemiştim; 'gümrükler kevgire döndü' diye. Bir bürokrat kolay kolay cesaret edemezdi bu lafları söylemeye. Şimdi Cumhuriyet tarihinin dış ticaret rekorlarını kırdık. Gümrüklerde yasal ticareti en kolay, yasa dışı ticareti en zor hale getirdik.'' Tüzmen, sadece kaçak cep telefonlarıyla ilgili çalışmaları sonucunda şu ana kadar Hazineye 2 milyar dolar kazandırdıklarını bildirdi.

''ÇAMUR AT İZİ KALSIN...''

Çalışmalarının aynı şekilde devam edeceğini anlatan Bakan Tüzmen, şöyle konuştu: ''Bizim üstümüze gelinecek. Çünkü biz, gerçekten damarlara girdik. Yaptığımız iş hakikaten yolsuzlukları önlemek. Biz bu çalışmaları yaparken engellenmeye çalışıyoruz. Maalesef başkaları da, siyasiler de buna alet ediliyor; yanlış bilgilendiriliyor ve bu çalışmaya sekte vurmaya çalışıyorlar. Cumhuriyet tarihinin en fazla kaçak mal yakalamasını biz gerçekleştirdik. Bu tip yöntemler herkes için kullanılabilir. Son derece çirkin yöntemlerdir. Bu tip kampanyalar, bir bumerang misali gün gelip kendi sahiplerini de vuracaktır. Herkes şunu iyi bilmelidir ki, kimse çamur at izi kalsın zihniyetiyle bizi kimse itham edemez. Onur ve haysiyetimizle oynayamaz. Bunu yapanlarla hem adli makamlar önünde hem de halkımızın önünde hesaplaşacağımızı belirterek, saygılar sunuyorum.''

''VERİLMEYECEK HESABIM YOK''

Bakan Tüzmen, ''Bu hareketler size karşı mı oluyor?'' şeklindeki soruya karşılık, şunları söyledi: ''Biz, bir şeyler yapmasak bize hiç kimsenin bir şey dediği olmaz. Demek ki biz koşarken birilerinin ayağına basıyoruz. Biz koşarken birilerinin ayağına bastığımız için ayağına basılanlar feryat etmeye başladılar. Ama, Türkiye'nin başka çıkışı yok. Yolsuzluklarla, usulsüzlüklerle mücadele etmek için cesaret lazım, beyin lazım, yürek lazım, bilek lazım. Bunlar, bizde var.'' İktidarıyla muhalefetiyle bütün parlamentonun bu çalışmalarına destek vermesi gerektiğine işaret eden Tüzmen, yanlış bilgilendirilen milletvekillerinin, çalışmalarını yanlış yönlendirmeye çalıştıklarını ifade etti. Tüzmen, kendisinin onurlu bir mücadele yaptığını belirterek, şöyle dedi: ''Bizim hiç kimseye bugüne kadar verilmeyecek hesabımız olmadı. Soruşturmalardan hiçbir zaman kaçmadık, yargıdan hiçbir zaman kaçmadık. Bugüne kadar bürokrasi hayatımızda da böyle oldu, siyasi hayatımızda da bu böyle oldu. Şimdi birtakım haksızlıklar yapılırken siz sessiz kalmayacaksınız. Biz dürüstlüğün bu ülkede tekrar en önemli değer olması için elimizden gelen çalışmayı yapacağız. Benim yaptığım bu mücadele de, benim arkamdan gelen dürüst insanlara örnek olacaktır.'' Gümrüklerin genetiğini değiştirirken biraz hasar görmelerini, yıpratılmaya çalışılmalarını normal gördüğünü dile getiren Tüzmen, ''Ama, biz sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Ben, Kürşad Tüzmen olacağım. Yolsuzlukların üstüne sonuna kadar gideceğim'' diye konuştu.

CEMİYET BAŞKANI

Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Abdullah Sabri Kocaman da, medyanın, uğradığı erozyon sonucu ciddi problemlerin merkezi haline geldiğini savundu. ''Türkiye'de birçok medya patronunun gazeteci olmadığını ve bunun sonucu olarak sermaye gücünü elinde bulunduran holding patronlarının siyaset ve ekonomi kurumları üzerinde çarpık bir ilişki geliştirdiğini'' öne süren Kocaman, ''Gazete sayfaları, televizyon ekranları dev birer ekonomik kartvizit haline gelmiştir. Bu durum, medya eliyle ortaya konulan ekonomik terördür, basın terörüdür'' diye konuştu. Kocaman, şu görüşleri savundu:

''Bakan Kürşad Tüzmen'i yıpratma çabalarının arkasında, ülke gündemine gelen bu çabaların arkasında dünya ekonomisini yönetmek isteyen siyonist güçlerin var olduğu gerçektir. Bugün ABD'nin CIA'sı sayın Tüzmen aleyhinde rapor hazırlıyorsa; bu sayın Tüzmen'in ne kadar vatanperver, ne kadar milli ekonomiye dayanan ve ne kadar milli hassasiyetleri olan bir siyasi, bir bakan olduğunu gösterir. Kendisi bu sebeple de kutluyorum.'' Toplantıya, AK Parti Gaziantep Milletvekilleri Mahmut Durdu ve Mehmet Sarı ile Gaziantep Valisi Süleyman Kamçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey de katıldı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.