Hurda teşviği "Çevre"ye takıldı

Hurda teşviği "Çevre"ye takıldı

Hükümetin son önlem paketinde ÖTV indirim oranı yüzde 18'den yüzde 28'e çıkarılan otomotiv sektörünün hurda teşvik talebi de Çevre Bakanlığı'nın...

Hükümetin son önlem paketinde ÖTV indirim oranı yüzde 18'den yüzde 28'e çıkarılan otomotiv sektörünün hurda teşvik talebi de Çevre Bakanlığı'nın hurda işleme tesisi yönetmeliğine takıldı. Otomotivciler hurdaya çıkacak 16 yaş üzeri 4 milyona yakın aracın çevreye uygun olarak bertaraf edilmesini öngören yönetmeliğin ÖTV ve KDV teşvikinin sona ereceği sonbahardan önce çıkarılmasını istiyor. Hazırlığı tamamlanan yönetmeliğe göre 23 hurda işleme tesisi kurulacak, hurda araçların en az yüzde 85 oranında geri kazanılması sağlanacak.

Türkiye'de trafikte yaklaşık 14 milyon araç bulunuyor. Bu araçlardan 16 yaş üzeri olanların sayısı ise yaklaşık 4 milyon. Otomotiv sektörü krizin etkilerini aşmak için ÖTV ve KDV indirimlerinin yanı sıra hurda teşviki talebini de uzun süredir gündeme getiriyordu. Hükümet hurda teşviki getirdi, ancak bu teşvik sadece 30 yaş üzeri ağır vasıtaları kapsıyordu. 130 bin vatandaşın yararlanacağı söylenen hurda teşviki ile bu araçların vergi borçlarının sıfırlanmasını sağlandı.

Otomotiv sektörü ise Almanya'da otomotiv sektörünü canlandıran hurda teşvikinin benzerini talep ediyordu. Almanya'da 9 yıldan eski araçları trafikten çıkaran tüketiciye 2500 euro teşvik veriliyor. Ancak sektörün bu talebi kabul edilmedi.

Çünkü hurda teşvikinin çıkarılabilmesi için Avrupa Birliği'ne uyum çerçevesinde hazırlanan çevre yönetmeliğinin çıkarılması gerekiyor.

 

Yüzde 85 geri kazanım

Çevre ve Orman Bakanlığı'nın hurdaya çıkan araçların ayrıştırılması ve geri kazandırılması için hazırladığı yönetmelik uzun bir süredir göndemde. Yönetmeliğe göre 2020 yılında kadar Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde 23 hurda işleme tesisi oluşturulacak. Avrupa Birliği (AB)'nin 2000 yılında hazırladığı "Hurda taşıtları yönetimi direktifine" uygun hazırlanan yönetmeliğin amacı, hurda araçların son sahibinden maliyetsiz geri alınması, lisanslı toplanması, parçalama ve geri kazanma sistemlerinin kurulması ve hurda araçların en az yüzde 85 oranında geri kazanılmasını içeriyor. Otomotiv Sanayi Derneği (OSD) ve Otomotiv Distribütörleri Derneği'nin (ODD) de katkıda bulunduğu yeni yönetmelikle hurda (ömrünü tamamlamış) araçların kayıttan silinmesi ve bertarafı konusunda da yeni uygulamalar hayata geçecek.

 

50 bin araç hurdaya çıkıyor

Çevre Bakanlığı yetkilileri, Türkiye'de bugün itibariyle her yıl yaklaşık 50 bin aracın hurdaya çıktığını belirtiyor. AB'nin "hurda taşıtların yönetimi" stratejisini belirleyen Eylül 2000 tarihli direktifini Türkiye'ye uyarlamak için Twinning (eşleştirme) projesi yürütülerek yönetmelik taslağı oluşturan Çevre ve Orman Bakanlığı, hurda araçların parçalarının ayrışacağı işleme tesisleri ile geçici depolama alanlarının oluşturulması ve işletilmesini tamamıyla özel sektöre vererek istihdam sağlanmasını planlıyor. Yönetmeliğin yayımlanması ile birlikte Bakanlık, hurda araçlara kayıttan düşme prosedürünün uygulanması, işleme tesislerinin lisanslandırılması ve geçici hurda depolama alanlarına izin verilerek tesislerinin geri kazanım oranlarını takip edilebilecek.

 

Mevzuat yürürlüğe girmeli

Otomotiv sektörü temsilcileri uzun zamandır bekledikleri yönetmeliğin bir an önce çıkarılmasını istiyor. Otomotiv Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Prof.Dr.Ercan Tezer, Türkiye'de mevzuata uygun hurda bertaraf işletmelerinin ülke ihtiyacına göre yeterli sayıda kurulmasının önemli olduğunu, bu alanda bazı girişimler bulunmakla beraber henüz yeterli kuruluş düzeyinin elde edilemediğini söylüyor. Mevzuatın yürürlüğe girmemesinin bu alanda yapılacak yatırımları geciktirdiğini söyleyen Tezer, şöyle devam ediyor: "Mevzuat yürürlüğe girdiğinde kapsam içindeki taşıt araçlarının parka çekilerek trafik kaydının silinmesi halinde bu mevzuata göre kurulmuş hurda berteraf tesislerine ücretsiz olarak teslimi zorunlu olacak. Yaptığımız ayrıntılı çalışmalar mevzuat gereği kurulacak tesislerin fizibil olacağını gösteriyor. Mevzuat ile çevre tam olarak korunarak araç üretimde kullanılan malzemenin ekonomiye yeniden kazanılması sağlanırken, yeni bir iş alanı da açılacak."

Uygulama yapılan ülkelerde otomobil parkı yaşının 4 ile 15 yıl arasında değiştiğini kaydeden Tezer, Türkiye'de ise parkın ortalama 23 yaşında olduğunu vurguluyor. Tezer, "Mevzuatın bir an önce yürürlüğe girerek hurda araçların bertaraf edilmesi ve ekonomiye kazandırılması yanında parkın yenilenmesi ile üretime destek verilmesi sağlanacak. Ülkemizin de taraf olduğu Kyoto Sözleşmesi çerçevesinde taşıt araçlarının karbondioksit emisyonlarının azaltılmasında en etkin yolun AB mevzuatına uygun hurda değerlendirme uygulamasına geçiş olduğu da unutulmamalı" uyarısında bulunuyor.

ODD Genel Koordinatörü Işık Dikmen de hükümetin bu tür bir mevzuatı hurda teşviği ile desteklemesi gerektiğini belirtiyor..

 

Sonbahara yetişmeli

Otomotiv Distrübütörleri Derneği Başkanı İbrahim Aybar, hurda teşvikinin çıkarılamamasının nedenini hurdaya çıkacak araçların ne yapılacağı konusunda formül bulunamamasına bağlıyor. Hurda teşvikinin çıkarılabilmesi için bu yönetmeliğin bir an önce yürürlüğe girmesi gerektiğine dikkat çeken Aybar'ın bu konudaki değerlendirmesi şöyle: "Devletin hurda teşviğini çıkarması için önce bu yönetmeliği çıkarıp, bu araçların ne olacağını belirlemesi lazım. Türkiye'de 16 yaş ve üzeri 4 milyon yakın araç var. Bunlara eğer teşvik verilecekse çevreye uygun bertaraf edilmesi de gerek. Yönetmelik çıkınca bu tesislerin yeterlilikle mi, ihaleyle mi devreye gireceği ortaya çıkacaktır. Ardından da işleme tesisleri devreye girebilir. Bu istenirse çok kısa zamanda yapılabilir. Böylece hurda teşviğine de yol açılır."

Doğuş Otomotiv VW Binek Genel Müdürü Vedat Uygun da başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm dünyada bu sistemin uygulandığını, Türkiye'de geç bile kalındığını belirterek hurda yönetmeliğinin süratle devreye girmesini beklediklerini belirtti. Yönetmelikten sonra hurda teşvik desteğinin de artık devreye girebileceğini kaydeden Uygun, ÖTV indiriminin sonbaharda bitmesiyle, hurda teşvikinin de yolunun açılabileceğini dile getirdi.

 

 

Hangi araçları ilgilendiriyor

·                     AB'ye uyum sürecinde Çevre ve Orman Bakanlığı'nca oluşturulan "Ömrünü Tamamlamış Araçların Kontrolü Yönetmeliği" taslağı M1 (sürücü dışında en fazla 8 kişilik oturma yeri olan, yolcu taşımaya yönelik motorlu araçlar), N1 (azami kütlesi 3500 kilogramı aşmayan motorlu yük taşıma araçları) kategorisindeki araçları, motosiklet ve motorlu bisiklet haricindeki üç tekerlekli araçları ve bunlara ait aksam parçaları kapsıyor.

·                     AB ülkelerinde her yıl parktan çıkartılarak hurdaya ayrılan araçların toplam ağırlığı 10 milyon tonu buluyor. Hurda araçlar ciddi boyutta ve sürekli bir çevre kirliliği yaratıyor. Bu sorunu genel atık yönetimi içinde ele alarak çözümlenmesi için 2000 yılında End of Life Vehicle "Ömrünü Tamamlamış Araçlar" direktifini devreye sokan AB, sanayinin ve hurda bertaraf işletmelerinin yükümlülüklerini belirledi.

·                     Bu çerçevede sanayide kurşun, Cadmiyum, Crom (+6) gibi ağır metallerin kullanımı yasaklandı. Hurda bertarafı için de ayırma ve parçalama işlemlerini yapacak işletmelerinin tabi olacağı kurallar ayrıntılı olarak belirlendi.

·                     Türkiye de hazırladığı yeni yönetmelikle 2009 yılı içinde bu kuralları kendine adapte ederek hurda araç konusunda ekonomik ve çevreci strateji uygulamak istiyor. Bertaraf tesislerinin işletilmesi tamamen özel firmalara verilecek. Henüz kuruluş ve lisans alım şartları açıklanmayan bu tesisler Türkiye'nin birçok bölgesinde oluşacak.

Mehmet Ali KANTARCI - REFERANS

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.