Kargoda 'haksız rekabet' itirazı

Karayolu kargo taşımacılığı için uygulanan vergiler nedeniyle, bir malın Türkiye'ye girişinde ödenen bedelin havayoluna göre yaklaşık 10 kat artabilmesi "karacı" lojistikçilerin tepkisine neden oluyor.

Havayolu ile yapılan taşımalarda 100 euro'yu geçmeyen kargolara vergi muafiyeti uygulanması, karayolu kargo taşımacılığı yapan lojistik firmalarını da zora sokuyor. Mevcut durumun haksız rekabet yarattığını dile getiren "karacı" lojistikçiler, "Kargoda havayolunun karayolundan ucuza gelmesini yabancı müşterilerimize anlatamıyoruz" diyor.

Yurtdışından havayolu ile gelen bir kitap için 25 dolar ödenirken, bu ürün karayoluyla gelince bedel 250 YTL'ye kadar çıkıyor. Örneğin yurtdışından satın alınan bir vazonun Türkiye'ye havayolu ile gönderilirse ücreti 123 Euro. Aynı paketin karayolu ile gönderilmesi durumunda ise gönderi ücreti 75 euro fakat, gümrük bedeli, KDV, vergi, ordino, ardiye gibi ek ücretler de dahil olunca fiyat 245 euro'ya kadar çıkıyor. Öte yandan Türk Gümrük Mevzuatı'na göre hızlı kargo yolu ile Türkiye'ye gönderilen eşyalarda değeri 100 euroya kadar olan mallar ticari amaç taşımaması veya hediye, numune, reklam, promosyon malzemeleri olması durumunda gümrük vergilerinden muaf tutulıyor. Müşterilerin karayolunu ucuz buldukları için seçtiklerini belirten lojistikçiler, "Tüketici Türkiye gümrüğünü bilmediği için karayolunu tercih ediyor. Ancak bir sürü ek masraf çıkıyor. Karayolunu daha ucuz olduğu için tercih ediliyor. Ancak müşterinin canı yanıyor" diyor.

Müşteriler itiraz ediyor

Fiyat farkı nedeniyle tüketiciyle karşı karşıya kalan taşımacılık sektörü, konuyu gümrük müşavirliği aracılığıyla hükümetin gündemine taşıyarak acil çözüm bekliyor. Aynı eşyanın farklı bir taşıtla gelmesi durumunda farklı gümrük ve muafiyet uygulamalarını yurtdışına ve yurtiçindeki müşterilere anlatmakta güçlük çektiklerini belirten TNT Genel Müdürü Turgut Yıldız, eşyaların gümrük çekim masraflarının sadece vergi ile sınırlı olmadığını söyledi. Yıldız, "Türkiye'de taşıma şirketlerine eşya sahipleri adına gümrük işlemlerini yapma yetkisi verilmediği için vergiler, gümrük müşavirlik hizmet bedeli, antrepo ücreti gibi masraflar oluşuyor. Aynı eşyanın farklı bir taşıtla gelmesi durumunda farklı gümrük uygulamaları ve muafiyet uygulamalarını yurtdışı ve yurtiçindeki müşterilerimize anlatmakta güçlük çekiyoruz" diye konuştu. Gümrük mevzuatının kapsamının genişletilmesi için Gümrük Müsteşarlığı'na önerilerde bulunduklarını belirten Yıldız, bu öneriler sonrasında gözle görülen tek olumlu gelişmenin internet üzerinden yapılan satın almalarda da 100 euro muafiyetinin uygulanması olduğunu kaydetti.

Ticari değeri olmayan döküman veya çok küçük değerli numunelerin "ekonomi ekspres" servisi ile karayolundan gelmesi durumunda gümrüğe takıldığını ve gümrükten çıkarılabilmesi için minumum 100 euroluk müşavirlik komisyonu ödenmesi gerektiğini ifade eden Yılmaz, eşya sahiplerinin maliyetlerini arttırdığı için bu durumun itirazlara ve yakınmalara neden olduğunu söyledi.

Ebru TUNCAY - REFERANS