Türkiye 2018 yılının tam ortasına, erken seçim ile giriyor. İktidar partisinin neden böyle bir karar aldığı tam olarak net değil. 16 yıldan fazladır iktidarda olan bir partinin bu süreç içinde yaşananlardan mental olarak yorgun olduğu ve taze bir meclis ve hükümete ihtiyaç duyduğu da bazı ekonomistler tarafından söylenirken, diğer bir fikir ise; 15 temmuz darbe girişimi sonrası FETÖ’nün meclis ayağını temizlemek.

            Seçim öncesi dolar piyasaları allak bullak etti. Ne kadar ATVHABER e göre Pakistanın para birimine göre Türk Lirası 22 kat değerli gözüksede, ABD doları bizden 5 kat daha değerliydi artık. Ekonomiden anladığını düşünen ama hiç bir şeyden anlamayanlar televizyonlarını yeni açmış vatandaşa bu yükselişin Türkiye’ye zarar vermek isteyen dış güçlerin oyunu olduğunu, Ekonomimizin o kadar güçlü olduğu için zarar vermeye calıştıkları masalı tekrar tekrar anlatıyorlardı.

            Gençler her gecen gün daha bilinçli bir şekilde izliyorlar olup bitenleri, sosyal medyayı aktif kullanan Z kuşağı cocukları ilk zamanlarda yaptıkları hatalara düşmüyorlar. Her 180 karakteri gerçekliğini aratmadan veya mantık süzgecinden geçirmeden reweetlemiyorlar. Bilinçli bir şekilde sosyal medya okur yazarlığına öncülük ediyorlar.

            Her gün yeni bir gündeme uyanan Türkiye için bu yukarıda yazdıklarım gerçekten önemli,

            Seçim öncesi, esnaf veya KOBİ olarak nitelendirdiğimiz işletmeler tabiri caizse kan ağlıyor. Yoksulluk her geçen gün kendini daha da fazla gösteriyor. İşsizlik rakamları birbirini tutmuyor. Enfolasyon rakamı bile ne kadar uğraşılsa da çift haneyi gördü. Gerçek ekonomistler ÜRETEN TOPLUM OLMALIYIZ! Diye bas bas bağırıyor. Biz ne üreten bir toplum olabiliyoruz nede katma  değerli bir iş yapabiliyoruz. İthalatçı bir toplum olma yolunda daha da kendimizi aşmak için cabalıyoruz. ÇİN fuarına katılan firma sayısı 800 çünkü çinden en fazla ithalat yapan ülkelerin başında biz geliyoruz. Elimize aldığımız her şey bir çin üretimi.

            Seçimleri kim kazanır bilemem. Belki tek koltuk devam eder. Belki Uzun zaman sonra koalisyon hükümeti gelir veya tam tersi uzun zamandır koltuk göremeyen biri gelir başa…

            Kimin geldiği değil yapabileceği atılımlar önemli artık. İNŞAAT sektörü son 15 yıldaki ivmesini korurken Tarım ve Hayvancılık her geçen gün daha da azalmakta, eğitim kaliteleri her milli eğitim bakanı tarafından yap-boz oyun tahtası gibi kullanılmakta. Bunlara DUR diyecek biri çıkmalı, Türkiye için gerken önemli atılımları ve kararları alıp sağlıklı bir plan yaparak yavaş yavaş bu planı gerçekleştirmeli….

            Artık bazı kararların alınması gerek ve bu kararların arkasında sağlam durmak gerek. Komşunun çocuğunun üstünde güzel duran gömlek bizim çocuğa uymuyor anlayın artık. Bizim cocuğa cuk diye oturacak gömlek bakmak gerek ama buda komşu cocuklarından değil.

            Bu kafaları değiştirmediğimiz, okumadığımız veya düşünmediğimiz sürece biz ne 2023 hedeflerini artık yakalayabiliriz ne de 2050 hedeflerini tutturabiliriz. Evet belki ekonomimiz kağıt üzerinde yükselmeye devam eder. Pakistan para biriminden 50 kat daha değerli gözükürüz ama yine vatandaşın kemerlerine 2 delik açma vakti geldi geçiyor bile….