Yaşlı aracın vergisi artırılmalı

TBMM Çevre Komisyonu Başkanvekili ve AK Parti Hatay Milletvekili Mustafa Öztürk, birçok gelişmiş ülkede taşıt yaşı ilerledikçe yıllık taşıt vergisi miktarının aynı kaldığını ya da arttığını belirterek, ''Çünkü taşıt yaşı büyüdükçe tükettiği yakıt miktarı ve egzozdan atılan kirletici miktarı da artmaktadır. Türkiye'de de benzer uygulamaya geçilmelidir. Az yakıt tüketen araçlardan az vergi, fazla yakıt tüketen araçlardan daha fazla vergi alınmalıdır'' dedi.

Öztürk, İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana gibi büyük kentler başta olmak üzere kişi başına düşen taşıt sayısının sürekli arttığına dikkati çekti. 

Türkiye genelinde 1000 kişiye düşen taşıt sayısının 143 olduğunu belirten Öztürk,  ABD'de 1000 kişiye 700, AB ülkelerinde ise 1000 kişiye 480-600 arasında taşıt düştüğünü anlattı. 

''Yani önümüzdeki dönemde Türkiye'de taşıt sayısı artmaya devam edecek'' diyen Öztürk, şöyle devam etti:

''Taşıt sayısı arttıkça yakıt tüketimi ve trafik yoğunluğundan ileri gelecek karbondioksit, karbonmonoksit, partikül madde, hidrokarbon ve azotoksit gibi sera gazlarının ve hava kirleticilerinin emisyonu artacaktır. Yol kapasitesi yeterli değilse taşıtlar birim kilometrede daha fazla yakıt tüketeceklerdir. Ülkemizdeki taşıtların yaklaşık yüzde 25'i, 15 yaşın üzerindedir. Türkiye'de belli yaşın üzerindeki araçlardan çok daha az vergi alınmaktadır. Oysa, taşıt yaşı büyüdükçe tükettiği yakıt miktarı ve egzozdan atılan kirletici miktarı da artmaktadır. Birçok gelişmiş ülkede taşıt yaşı ilerledikçe yıllık taşıt vergisi miktarı aynı kalıyor ya da artıyor. Eski araçlar için yıllık taşıt vergisi indirimi söz konusu değildir. Türkiye'de de benzer uygulamaya geçilmelidir. Az yakıt tüketen araçlardan az vergi, fazla yakıt tüketen araçlardan daha fazla vergi alınmalıdır.''

''ÇEVRE DOSTU ARAÇLARDAN DAHA AZ VERGİ''

Öztürk, hibrit sistemli ve güneş enerjisiyle çalışan ''çevre dostu'' alternatif enerji kaynaklarını kullanan araçlardan daha az vergi alınarak, bu tür araçların teşvik edilmesi gerektiğini söyledi. 

Periyodik muayenesi, bakımı, tamiratı ve egzoz ölçümü yapılmayan araçların havayı daha fazla kirlettiğine dikkati çeken Öztürk, yeterli bakımı ve onarımı yapılmayan dizel araçların da önemli hava kirliliği kaynaklarından biri olduğunu vurguladı.

Araç muayenesinde ve egzoz ölçümünde standartları sağlamayan araçların trafikten men edilmesi, bakım ve onarımı yapıldığı halde şartları sağlamıyorsa, bu tür hurdaya ayrılmaları gerektiğini anlatan Öztürk, şunları kaydetti:

''Özellikle, mazotta bulunan fazla miktardaki kükürt, motorun aşınmasına ve egzozdan daha fazla kirleticinin atılmasına, dolayısıyla atmosferde sülfat partiküllerinin artmasına neden olmaktadır. Taşıtlarda yakıt tüketimini minimize etmek mümkündür. Trafikten ileri gelen kirletici emisyonunu ve sera gazı miktarını minimize etmek için taşıt kullanırken bazı kuralları öğrenir ve yerine getirirsek, yakıt tüketimini en aza indirebiliriz. Yakıt tüketimini azalttığımız zaman egzozdan atılan kirletici emisyonunu da azaltmış oluruz. Taşıtlardan atılan kirleticiler, hem sağlık ve çevre problemlerine hem de global ısınmaya katkıda bulunmaktadır. Fransa, Avusturya ve İsviçre'de her yıl ölümlerin yüzde 6'sı hava kirliliğinden ileri gelmektedir. İngiltere'de her yıl trafikten ileri gelen hava kirliliğinden yaklaşık olarak 19 bin kişi ölmektedir. Türkiye'de de hava kirliliğinin sağlığımız, özellikle de çocuklarımız ve yaşlılarımız üzerine etkisini iyi düşünmeliyiz ve gereksiz yere araç kullanmaktan kaçınmalıyız.''

HÜRRİYET