Atilla Yıldıztekin

Atilla Yıldıztekin

Yeşil lojistik nasıl başlıyor ?

Üzerinde yaşadığımız dünya, ayağımızı bastığımız toprak, içtiğimiz su ve içinde yaşadığımız atmosferden soluduğumuz hava kirleniyor. Küreselleşme, sanayileşme, tüketimin yarattığı çevre kirliliği yakın gelecekte dünyamızı yaşanamaz bir hale getirecek. Artık milli sınırlarımız içindeki çevre koruma önlemleri yetersiz kalmakta. Her türlü atık, artık sınırlarımızı pasaportsuz aşıyor ve bize dünyanın gerçekte siyasi sınırlardan oluşan bir ülkeler bütünü olmağını bir daha bizlere hatırlatıyor.   Ürettiğimiz ürünlerin, üretim aşaması dışındaki her türlü hareketinden lojistik sorumlu. Üretimlerin endüstriyel atık veya CO2 emisyonu dışında her adımında çevreyi kirleten unsur lojistik. Çevre kirlenmesinin kontrolü için lojistik hizmetlerin de çevre kirliliği açısından denetlenmesi gerekmekte. Dünya üzerinde yeşil etiketli ürünler diye üretimi ve satışı başlayan yeni bir akım söz konusu. Bu etiket şu anda çevre koruma koşullarına dikkat ederek üretilen ürünlere verilen bir hak. Tüketiciler satın aldıkları ürünlerin yeşil etiketli olmasına dikkat etmeye başladılar.   Wal-Mart gibi büyük zincirler üreticilerin üretim süreçlerini kontrol etmeye,  marketlerindeki yeşil etiketli ürünlerin sayısını arttırmaya, hatta gelecekte sadece yeşil etiketli ürün satmaya yönelik çalışmalar yapmakta. Wal-Mart’ın tüm dünya üzerinde ürün satın aldığı 100.000 üreticiye bir soru formu yollayarak; üretimlerinde ne derecede çevre koruma kurallarına dikkat ettiklerini sorguladığını biliyoruz. Bu soru formunda, fosil yakıt kullanımını, gaz emisyonunu, su kullanımını ölçmekte ve gelecek yıllar için hangi oranda azaltma yapmayı taahhüt ettiklerini de istemekteler. İnanıyorum ki bu taahhütlerin kontrolleri de yıllar içinde yapılacaktır.   Lojistik şirketlerimiz de aynı tedarik zinciri içinde yer almakta ve yeşil etiketli ürünlerin taşınmasında, depolanmasında, yeşil zincirin bozulmamasına dikkat etmek durumundadır. Bu gün için “bağlayıcı” bir baskı olmamasına rağmen, bu geleceğe hazırlık yapmak durumundayız. Üreticilere yapılan baskı bir gün lojistikçilere de yapılacaktır. Sadece denetimlerin, belediyelerin, çevre kuruluşlarının baskısı yeterli olmamaktadır. Zincir mağazalar kendilerine düşen sorumluluk bilinci içinde, yeşil lojistiği de zorunlu hale getireceklerdir. Yeşil ürünlerin taşınmasında yeşil lojistik unsurları devreye girecektir. Birim ürün taşıma başına CO2 emisyonu, gürültü kirliliği, Intermodal taşıma oranı, depolama alanlarının çevreye etkisi, depo içinde ve açık alanlarda elektrikli forklift kullanımı, depolarda ısınmanın  ve soğutmanın karbon türevleri dışındaki kaynaklarla ( rüzgar, güneş enerjisi, jeotermal enerji, yer altı ısıtması) şeklinde yapılması, şehir içi dağıtımlarda fosil yakıt kullanmayan araçlarda dağıtım yapılması, atık malzemelerin değerlendirme istasyonlarına taşınması gibi konular yakın bir süre içinde lojistik şirketlerin yöneticilerinin masalarına gelecektir.   Ülkemizde bu geleceğe hazır bir lojistik şirketi yoktur. Şu anda bir pazar baskısının olmaması da, bu işte şirketlerimizi tembelliğe itmektedir. Baskının olmaması gereken ilginin olmamasını gerektirmemelidir. Üretici şirketlerimiz tedarik zincirlerini, lojistik şirketlerimiz de iş yapma şekillerini incelemek, çevre kirletme ölçümlerini yapmak ve ölçmek durumundadır. Bu çalışmanın bir iş gücü kaybına, bir kaynak israfına yol açmayacağını biliyorum. Önemli olan gelecekte bir risk olarak görünen, ancak zorunluluk haline gelince kriz yaratmayacak şekilde süreçlerimizi yeşil lojistikçi gözlüğüyle incelememiz olmalıdır.   Günümüz dünyasında her şey çok renklidir. Bir gün tüketicilerin satıcıları, satıcıların üreticileri ve üreticilerin de lojistikçileri zorlayacağı yemyeşil bir dünya görüntüsü beklentisi içinde olacağız. Yeşil yeşil bakacağımız günler için gözünüze uygun, yüzünüze yakışan, kesenizi zorlamayacak gözlüklerinizi seçmeye başlayın diyorum.

Bu yazı toplam 2733 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.