Dr. Güntürk Üstün
Arısever Garlar, Garsever Arılar
Doğa Ana’nın benzersiz ülkesi yeryüzündeki Hayvanlar Alemi’nin 2 eşsiz üyesi gençlik yıllarımdan beri özgün var olma ve çalışarak üretme içgüdülerinden ötürü devamlı büyük ilgimi çekmiştir ki söz konusu canlılardan biri arılar, diğeri de karıncalardır. Kanımca en renkli, keyifli, sürükleyici ve süratli kütüphane sayılabilecek “internet” sayesinde, 40 yaşıma girmeden bu şaşırtıcı 2 canlı grubu hakkında oldukça ilginç bilgilere ulaşma şansını yakaladım ve halen de, fırsat buldukça, elde ettiğim o harika şanstan yararlanmayı sürdürüyorum. Gerek arılar (“bal arıları”), gerekse de karıncaların planlı-programlı, dinamizmle yüklü, âdeta moralsizlik nedir hiç bilmeyen çalışma tempolarının benliğimde uyandırdığı çarpıcı hayranlığın bu gezegendeki misafirliğim sona erene dek hiç eksilmeyeceğini çok rahatlıkla söyleyebilirim. Diğer yandan, karınca dostlarım alınmasınlar ama arı dostlarıma olan hayranlığın hem ürettikleri müthiş tat ve besleyicilik unsurlarıyla bezenmiş “bal” hem de ekosistemdeki büyüleyici biyolojik çeşitliliğin devamlılığına yönelik, özverili kocaman katkıları nedeniyle biraz daha fazla olduğunu belirtmeden edemeyeceğim. Ayrıca arılar minicik kanatlarıyla bitkiden bitkiye uçarken bana uçak ve helikopter kardeşlerimi, kovan-bitki-kovan gidiş gelişleri ve kovan içi çalışma yöntemleriyle de tren istasyonlarıyla garlarındaki manevra etkinliklerini anımsatırlar. Hazır söz tren istasyonları ve garlarından açılmışken, Kanada’nın ulusal yolcu treni servislerinin Ocak 1977’de resmen kuruluşunu takiben, Ekim 1978’den bu yana aktif operatörlüğünü üstlenmiş bir devlet şirketi olan Montreal merkezli “Via Rail Canada”nın (ki Kanada demiryolu camiası ve Kanada halkı arasında kısaca “VIA” ya da “Via Rail” olarak bilinir) yine Montreal merkezli ve “VIA”ya göre hayli genç özel bir arıcılık şirketi olan “Alvéole” ile başlattığı örnek bir çevre ve arı dostu projeye değineceğim bu haftaki köşe yazımda değerli okurlar!
“Dünya Günü” kutlamaları vesilesiyle, 22 Nisan 2019 tarihinde Kanada’nın efsanevi metropolü ve Toronto’nun ardından 2’inci büyük kenti olan Montreal’de, “Via Rail Canada” ve “Alvéole” üst düzey yöneticilerinin yaptıkları ayrı ayrı fakat temel teması aynı açıklamaları şu şekilde özetlemek mümkün. “Via Rail Canada” ile “Alvéole” aralarında bir tür ortaklık kurarak, “VIA”nın çevre koruma amaçlı çalışmalarını “Alvéole”ün arıcılığı yerel eğitimler yoluyla ciddi biçimde güçlendirme etkinlikleri ile birleştirme kararı almış durumdalar. “VIA” bunu yaparken, çevre korunmasına olan yoğun ilgi ve bağlılığını yeni bir çevresel yönetim alanıyla entegre ederek, daha yeşil şehirlerin gelişimine katkıda bulunmayı hedefliyor. “Alvéole” ile gerçekleştirilen bu ortaklıkla, dört “VIA” tren istasyonunun (ki bunlar Vancouver, Winnipeg, Ottawa ve Quebec City garları) çatılarında arı kovanları kurulması işlemine de start verilmiş olunuyor. “Alvéole” ile beraber omuz omuza çalışarak “VIA,” arı popülasyonunun dramatik biçimde düşüşü ve bunun çevre üzerindeki son derece olumsuz etkileri hakkında kent sakinlerini zaman yitirmeden bilinçlendirmeye odaklanmış durumda. Bal üretiminin en yoğun olduğu aylarda söz konusu 4 “VIA” tren istasyonundan her biri 100.000 arı alabilecek iki kovana ev sahipliği yapacak. Kovanlardan ilk ikisi geçtiğimiz mayıs ayında Vancouver garı çatısında kurulurken, geri kalanları da içinde bulunduğumuz haziran ayı bitmeden Winnipeg, Ottawa ve Quebec City garlarının çatılarında yerlerini alacak. Arıların her bir bal üretim sezonu sonunda, 4 “VIA” istasyon çatılarındaki kovanlarında toplam 800 kavanoz bal, 400 kalıp sabun, 400 adet mum ve 400 adet dudak balsamı oluşturması bekleniyor ki söz konusu tüm ürünler ilgili her kentin yerel yardım kurumlarına bağışlanacak. Kış mevsimi geldiğinde ise, hamarat minik dostlarımızın rahatça kış uykusuna yatabilmeleri için kovanlar kapatılacak.
Kurduğu bu ortaklık “VIA”nın artık Kanada toplumunda iyi bilinen “Daha çevreci ve sürdürülebilir bir gelecek için demiryolu ulaşımını desteklemenin şart olduğu ve sadece 22 Nisan’ın değil, yılın geri kalan bütün günlerinin çağdaş demiryolculukta ‘Dünya Günü’ olarak benimsenip kutlanması gerektiği” konusundaki misyonunu bir üst düzeye taşıyarak, kendi gibi çevre dostu ancak farklı alanlarda faaliyet gösteren kuruluşlarla da kalıcı yakınlaşmalar içerisine girmesine olanak tanıyacak! Öte yandan, Kanada topraklarında vicdanlı, sorumlu ve bencillikten uzak genç kuşakların yetişmesine ivme kazandıracak “VIA-Alvéole ortaklığı” sayesinde aslında her yaş grubundan şehirlinin arılar aracılığıyla çevre korunmasını daha içten ve heyecanlı biçimde kucaklaması da düşten gerçeğe dönüşecek. Henüz her 2 kuruluştan kesin bir açıklama gelmese de, Kanadalı tarafsız demiryolu, arıcılık ve çevre uzmanları bu harika projenin hedeflenen başarıyı yakalaması durumunda ileriki senelerde başka Kanada kentlerini de kapsayabileceğini fısıldamaya şimdiden başladılar bile. “VIA,” Kanada devletinin daha kalabalık ve stresi daha yoğun büyük komşusu Birleşik Amerika’nın Mayıs 1971’den beri ulusal yolcu treni servislerini yürüten devlet şirketi “Amtrak”a da “Alvéole” ile kurduğu çevreci ortaklıkla bir bakıma küçük çaplı kardeşçe bir demiryolu rekabeti dersi vermiş oluyor bana göre. “Amtrak”a kıyasla daha mütevazi bir demiryolu kuruluşu olan “VIA,” 49.422 kilometrelik toplam Kanada anahat ray ağının 12.500 km'lik kısmında günde 70 civarında trenin (uzun yol ve bölgesel) işletilmesini gerçekleştirerek yılda 5 milyona yakın yolcu taşıyor. 2025 senesine dek önemli hamlelere imza atmayı programına almış “VIA”dan önce Kanada demiryollarındaki tüm anahat yolcu servislerini halen işlev gören ve sadece marşandiz faaliyetleriyle meşgul “Canadian National Railway” ve “Canadian Pacific Railway” adlı özel sektöre ait 2 dev şirket yürütüyordu.
Değerli LOJİPORT okurları! İşkolik minik dostlarımız arılar biz insanlar ve tabii ki trenlerden çok daha uzun bir zamandır (neredeyse 100 milyon yıl) yeryüzünün konukları arasındalar. Kötü huylu kuzenleri “yaban arıları” ve “katil arılar”ın aksine doğa bilimciler tarafından aslında bir tür “evcil hayvan” gözüyle bakılan “bal arıları,” 122-152 gün arasında değişen ömürleri boyunca bir çay kaşığının ucu kadar bal üretmek uğruna 30 bine yakın çiçek gezip, uçarak yaklaşık 240 kilometre yol katediyorlar. Dünyamızın kutup bölgeleri dışında hemen her yerinde yüz binlerce polen (çiçek tozu) taşıyarak bitkilerin üremesine ve doğanın sürekliliğine önemli katkıda bulunuyorlar. Öyle ki, beslenmemizde yaşamsal rol oynayan maddelerin en az üçte biri, arıların yani “bal arıları”nın meyve ve sebzeler başta olmak üzere 70 kadar bitki türünü polenleri yayarak döllemeleri suretiyle elde ediliyor. İşte bu önemleri asla yadsınamayacak sevgili uçucu dostlarımızın içinde bulunduğumuz zaman diliminde, pek çok nedenden (böcek zehirleri, bitkilere ait mantar enfeksiyonları, doğal afetler ve küresel ısınma) ötürü gezegenimizdeki toplam sayılarının %90'ının yok olduğunu belirten doğa bilimciler şu ürkütücü açıklamayı artık hiç tereddüt etmeksizin dile getiriyorlar: "Eğer yeryüzündeki arı popülasyonunun tamamı ortadan kalkacak olursa, insanlığın önünde varlığını sürdürebileceği sadece 4 yıllık bir zaman kalmış demektir."
"Bir tek arıyı bile hayatta tutmanın dünyadaki yaşamın sürmesi için büyük bir katkı yaratacağı" gerçeğinden yola çıkan ve bu realiteyi orijinal bir aktivite ile buluşturmayı başaran, ayrıca 2016 sonbaharında başlattığı ve gitgide büyük ilgi uyandıran “Why Don't You Take The Train? (Niçin Trene Binmiyorsunuz?)” başlıklı reklam kampanyasıyla popülerliğini artıran “Via Rail Canada”ya bir garsever ve arısever bravosu da benden! Arzu ederlerse, “TCDD Taşımacılık” dahil gezegenimizdeki diğer demiryolu kuruluşlarının da benzer bir uygulamaya kendi bünyelerinde yer verebilmelerini diliyorum.
Verimli günler ve gelecek pazar yine bu sütunda görüşmek üzere.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.