Türkiye’de, geride bıraktığımız son üç hafta içerisinde en çok hangi kelime telaffuz edilmiştir diye bir araştırma yapılsa, hiç şüphesiz “seçim” kelimesi açık ara öne çıkacaktır. Malum, Cumhurbaşkanı ve milletvekilliği seçimleri, doğaldır ki hepimizin gündeminde fazlası ile yer tutmuş, akabinde de KHK ve Bakanlar’ın kimler olacağı, yeni sistemin nasıl işleyeceği konusu da hepimizin en kritik gündemini oluşturmuştur. Böyle olması da son derece doğal, iş dünyası da sokaktaki vatandaş da, tüm bu değişimlerden fazlası ile etkilenmekte olduğundan, eminim ki daha uzun sürede gündemimizde kalmaya devam edecektir. Bu ve gerçekleşen tüm seçimlerin ülkemize hayırlı olmasını dileyerek, ben konuyu TİM’e, yani Türkiye İhracatçılar Meclisi’ne taşımak istiyorum.

Daha önce kaleme aldığım için, TİM’in yapısına tekrar değinmeyeceğim. Bu konuda söyleyebileceğim en önemli şey, TİM’in ülkemiz için son derece önemli bir oluşum olduğu. İhracatımıza yön veren ve önemli rol oynayan İhracatçı Birliklerimizin bağlı olduğu bu çatı kuruluş da iki hafta önce seçimini gerçekleştirdi ve dört yıl süre ile yeni başkanını ve Yönetim Kurulu’nu seçti. Başkan İsmail Gülle, son derece deneyimli bir isim. Kısa bir özgeçmişini incelemekte ve ihracat geçmişinden söz etmekte yarar görüyorum. Gülle 1960 yılında Sivas'ta dünyaya gelmiş, 1982 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Fakültesi'nden mezun olmuş, ihtisas programını ise İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadi Enstitüsü'nde gerçekleştirmiş. 1970 yılında babası merhum Halis Gülle'nin kurmuş olduğu Gülle Entegre Tekstil İşletmeleri AŞ'de halen Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Gülle, 1999 - 2003 yılları arasında İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği, 2003-2018 yılları arasında İTHİB Yönetim Kurulu Başkanlığı görevinin yanı sıra, Türkiye İhracatçılar Meclisi Sektörler Konseyi Üyeliği, İstanbul Sanayi Odası Meclis Başkan Yardımcılığı, Sivaslı Sanayici ve İşadamları Grubu Derneği Yönetim Kurulu Başkanlığı görevlerini başarıyla sürdürdü.

30 Haziran 2018 tarihinde yapılan 25. Olağan Genel Kurulu'ndaTİM Başkanlığı görevine gelen İsmail Gülle’nin, önemli bir misyonu üstlendiğini unutmamak lazım. Hani günlük hayatta İsmail abi diye hitap ettiğim için başkana İsmail bey veya başkan diye bahsetmekten zorlanıyorum. İsmail Başkan’ı çok yakından tanıdığım için, kendisinin ihracata gönül vermiş birisi olduğunu, her kesim ile kuvvetli bir iletişim içerisinde olduğunu ve olacağını, en önemlisi de değişen çağda e-ticaret gibi, dijitalleşme gibi çok çok önemli yenilikleri de ihracata çok daha hızlı adapte edeceğini çok iyi biliyorum, hatta neredeyse eminim. Bana göre en önemli kazanım, bir önceki dönem başkanlık görevini tamamlayan Mehmet Büyükekşi’nin başlattığı başarılı dönemi yeni başkanın da aynı şekilde sürdürecek olması. Zira İsmail Gülle, zaten uzun dönemdir sürecin içerisinde yer alan son derece deneyimli bir isim. Aslında bana göre, Oğuz Satıcı’dan veya Tahsin Öztiryaki’den herhangi biri seçilmiş olsa idi de yine aynı konfora sahip olunacak, yine yukarıya doğru seyreden ivme, aynı şekilde devam edecek idi. Çünkü her üç aday da son derece kuvvetli ve son derece deneyimli isimler. Bana göre kaybedeni olmayan bir seçim ve yarış TİM Başkanlığı.

İsmail Başkan’ın, bu dönemde, ihracatçıların sorunlarına gerçek manada eğilmesini ve belirttiğim gibi, e-ihracat ve dijitalleşme konusunda da Türkiye’nin önünü açmasını umuyor ve bekliyorum. Kısa bir süre önce gerçekleşen ve her ikimizin de konuşmacı olduğu e-ihracat platformunda da kendisi ile yaptığımız sohbette geleceğin burada olduğunu konuşmuş idik. Türkiye’nin dış ticarette pozitif yöne evrilmeye, bunun için de katma değerli ihracata ihtiyacı var. Ticaret savaşlarının koptuğu dünyada, oyunun gerisinde kalmamak için bu şart. TİM’e, Sayın Başkan’a, Yönetim Kurulu’na ve tüm İhracatçı Birlikleri’ne büyük iş düşüyor. Başarılarının daim olması dileğiyle, hoş geldin İsmail abi.