ORTAYA KARIŞIK TUHAFLIKLAR

Bir süre önce yayınladığımız “LOJİSTİK TUHAFLIKLAR” adlı yazı, oldukça ilgi gördü. Ortak görüş ise, buzdağının küçük bir kısmını ele aldığımızda birleşiyordu. Meğer, ülkede yanlış giden o kadar çok şey varmış ki, biraz gayretle “TUHAF” bir kitap yazmak işten bile değilmiş. YATIRIM FİNANSMANINI PAHALILAŞTIRAN DEVLET İlk tuhaflığımız leasing sektöründen; leasing, özellikle firmaların ekipman yatırımında can suyudur. Ancak, 1 Ocak 2008’de yüzde 1 olan KDV oranlarını yüzde 18’e çekerek, önemli bir yatırım finansmanına sekte vurulmuş oldu. Türkiye’nin gerçek ihtiyacı yatırım finansmanıdır, devlet onu pahalılaştırıyor. Otomobilde ÖTV ve KDV indirimi yapılırken, yerlerde sürünen ticari vasıtalara KDV’yi hala yüzde 18 seviyelerinde tutmanın mantığını birilerinin izah etmesi gerekir. Hele son alınan kararlar ise, dünya leasing tarifinde ‘yeni bir açılım’ olarak açıklanabilir. Kararla, ‘leasing araçları, uluslararası nakliyede sözleşme statüsünde olabilir’ deniyor. Yani, bir tarafta TIR özmal olarak görülürken, diğer taraftan 10 aracınız var; 10 araç daha alacaksınız. Sonradan alınan bu 10 araç özmal olarak kabul görmeyecek. Sonradan alınan bu 10 araç için ‘sözleşme yapacaksın’ denilecek. Kimle neyin sözleşmesini yapacağın da belli değil. Eğer ilk yatırımını leasing ile yaparsan C 2 belgesi de alamıyorsun. Birileri aniden bir karar alıyor, şaşkınlıklar geçiriyorsunuz. MUAYENE EDİLMEYEREK HALK CEZALANDIRILIYOR Karayolu taşımacısının fabrikası TIR’ıdır. Fakat sanayide üretim araçları için sadece kullanıma başlandığında vergi ödenirken, treylerler için her sene Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) alınır. MTV’nin haklı ya da haksız alındığını bir kenara koyalım. Ortada daha vahim bir durum var. MTV’yi ödemeyen (ödeyemeyen) araç sahiplerinin araçları muayene edilmiyor. Ve bu nedenle araçlar, yurtdışı ve Türkiye’de hem ceza alabiliyor hem de trafikten men edilebiliyor. Fabrikanın vergi borcu varsa üretim devam edebiliyor, ama taşımacının vergi borcu varsa dışarı bile çıkamıyor. Borcu var, diye aracının muayenesini yapmıyorlar. Araç sahipleri de, “benim aracım muayenesiz olursa, niye arabama bakım yapayım” diye düşünüyor. Bu da, kazaları önlemek için uğraşılan bir dönemde tekerlekli bombaların ortada dolaşması anlamına gelir. BAYRAK TERCİHİNDE MTV TAMAM, YA ÖTV VE KDVSahibi Türk vatandaşı olan, ancak yabancı bayrak taşıyan teknelerin, Türk bayrağına geçişine kolaylık sağlanmasını düzenleyen ve teknelerden motorlu taşıtlar vergisi yerine harç alınmasını öngören kanun teklifi kabul edilerek yasalaştı.” Gecikmiş ve çok doğru bir adım. Ancak, bu adımı atanlar aynı anda bir yanlışa da ortak oldular. Teklifin görüşmeleri sırasında AK Parti milletvekillerinin verdiği önergelerle yabancı bayraklı gemi, deniz ve iç su araçlarının ithalinin KDV'den muaf olması ile Türk vatandaşlarının ortak veya üyesi bulunduğu tüzel kişiler tarafından iktisap edilen ve bağlama kütüğüne kaydolacak 18 grostonluk gemi, iç su aracı ile gezinti tekneleri ve yatlardan ÖTV alınmamasını düzenleyen maddeler, metinden çıkarıldı. Bunun açılımı da şu anlama geliyor: Attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmemiştir. Çünkü, bayrak tercihinde sorun, yalnızca MTV değil ki... ÖTV ve KDV de, Demokles’in Kılıcı gibi duruyor. Çok merak ediyorum. Acaba kaç kişi, bu kararla birlikte teknesinin kıçındaki ABD bayrağını çıkarıp, beyanla birlikte Türk bayrağına geçmiştir? Bence koskoca bir HİÇ kişi. Eğer, artık klişe bir sözcük olan 3 tarafı denizlerle çevrili ülkemiz diye başlayan cümlede her şeyin yerli yerine oturmasını istiyorsanız doğru adımlar atmalısınız. AVCILAR-BEYLİKDÜZÜ METROBÜS HATTI BİR BAŞKA BAHARA Metrobüs denilen ‘bölünmüş yoldaki taşıma biçimi’ne karşı çıktığımı, bunun palyatif bir çözüm olarak acele kotarıldığını; doğrusunun birçok uzmanın da teslim ettiği gibi yer altında ya da üstündeki raylı sistem olduğunu daha önceki yazılarımda da belirtmiştim. Gene iddia ediyorum ki, bu sistem dönüştürülecek. Öte yandan, hayat devam ediyor. Mevcut haliyle metrobüsü kullananın trafiğe yakalanmadan gideceği yere ulaşabildiğini de inkar etmiyorum. Son tuhaflığımızı da metrobüs hattından seçtik. Yerel seçimler öncesi, inanılmaz bir süratle bitirilen Söğütlüçeşme-Zincirlikuyu hattını anımsayınız lütfen! Hepimiz şapka çıkarmıştık, çalışma hızına. Ancak, metrobüs hattının 4. etabı olan Avcılar-Beylikdüzü'nün hizmete açılması bir başka bahara kalmış gibi. Gene hafızanızı yoklayınız, İETT Genel Müdürü Mehmet Öztürk, 31 Ekim 2008’de Avcılar-Beylikdüzü hattının 2009 mayısında biteceğini açıklıyordu. https://www.lojiport.com/news_detail.php?id=10093  (yazı kalıyor, haberi linke tıklayarak okuyabilirsiniz) Fakat yıl 2009, aylardan da temmuz; hat için kazı çalışmalarına dahi başlanmadı. Beylikdüzü halkının merakla beklediği metrobüsün avan (ön) projesi yapılırken, uygulama projesi ise yeni başlatıldı. İnsanın ister istemez acaba yerel seçimleri yılda bire mi indirmek gerek diye geçmiyor değil.

Bu yazı toplam 1552 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.