Asyaport mu haklı? Süleymanpaşa Belediyesi mi?

Tekirdağ, limancılık sektörü açısından hareketli günler yaşıyor. Tekirdağ Limanı, yeni sahibi Ceynak Grup tarafından yatırıma boğulurken, En büyük liman Asyaport da, istihdam artırıcı yatırımlarının belediye tarafından engellendiği görüşünde.

Asyaport, maküs talihini bir türlü kıramayacak gibi gözüküyor. Kuruluş aşamasında benim de şahit olduğum birçok bürokratik engeli geçebilmek için liman açılışını sürekli ertelemek zorunda kalan Asyaport Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Soyuer, bu kez Süleymanpaşa Belediyesi’ne takıldı.

Nasıl gelişti?

Asyaport Limanı, artan kapasite nedeniyle limanı uzatmayı planlayarak Çevre Şehircilik Bakanlığı’na konu ile ilgili başvuru yapmıştı. Bakanlık da, limanın uzatılmasını Tekirdağ Büyükşehir  Belediyesi ve Süleymanpaşa Belediyesi’ne sormuştu. Büyükşehir onaylamış, ancak Süleymanpaşa Belediyesi Barbaros Balıkçı Barınağı’ndaki balıkçı teknelerinin giriş çıkışını olumsuz etkileyeceği iddiası ile bu duruma olumsuz görüş vermişti.

Yine Ahmet Soyuer’in tuğla fabrikası olarak kullandığı alana lojistik depolama alanı inşası için yaptığı müracaat da, Süleymanpaşa  Belediyesi tarafından uygun bulunmamıştı.

Soyuer ne diyor?

Tekirdağ’da ek istihdam yaratacak projelerin Süleymanpaşa Belediyesi tarafından engellendiğini ifade eden Ahmet Soyuer, limanın uzatılması ile ilgili belediyenin olumsuz görüşünde belirtilen gerekçelerin, sonradan yaptığı basın açıklamasıyla örtüşmediğini savunuyor.  Süleymanpaşa Belediyesi’nin 2007 yılında lojistik depolama ile ilgili plan değişikliği kararının 2014’ten önce yapıldığı belirtilerek olayın kendi üzerlerinden atılmaya çalışıldığına vurgu yapılıyor.

Belediye ne diyor?

Süleymanpaşa Belediyesi ise, yeni yapılacak dolgu alanın çevreye etkilerinin (kaç ton yeni yük ve kaç araçlık ekstra yoğunluk vb.) tam olarak belirtilmemiş olmasını ret kararına gerekçe gösteriyor.  Belediyenin bir diğer çekincesi ise, limanın kıyı şeridinde yaptığı değişikliklerin,  bölgedeki tatil sitelerine, konut alanlarına ve donatı alanlarına ileride yaratacağı etkilerin hesaplanmamış olması.

Birlikte yaşama kültürü

Liman ve tersaneler, dünyanın her yerinde bulundukları bölgeye değer katmışlardır. Kent yaşamının liman ya da tersanenin fiziki durumuna göre şekillendiği birçok yerin olduğuna bizzat şahidim. Örneğin, karasularımızda yüzen birçok Ro-Ro’nun inşa edildiği Flensburg’ta gemilerin indirileceği gün ilkokullar tatil edilir, çocuklar ellerinde Alman ve Türk bayraklarıyla, babaları ve annelerinin yaptığı yeni eserin suyla buluşmasını izlemeye gider.

Bir başka örneği de, denizi olmayan ama dünyanın ilk 10 büyük limanı arasında gösterilen Hamburg’dan verebilirim. Hamburg, olağanüstü güzellikte ve Almanya’nın en zengin şehri ancak çıkarın bakalım içinden limanı, doğal güzelliklerle karınları doyacak mı bölge halkının?

Her dilde “Barış” en güzel sözcüktür

O nedenle yapılması gereken bozmaya değil, inşa etmeye katkı vermektir. Bunun da yolu, tarafların sübjektif bakış açılarını terk edip, kenti birlikte nasıl daha zenginleştirebiliriz çalışması yapmalarından geçer. Ahmet Soyuer, tam bir Tekirdağlı’dır ve kentine aşıktır. Belediye yönetimindeki kişileri de, kenti daha güzel idare edebileceklerine inandıkları için bölge halkı seçmiştir. O nedenle tarafların her zaman bir çıkış yolu olduğuna inanarak ortak aklı işletebileceklerine inanıyorum. Saygılarımla.

Bu yazı toplam 3854 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.