Dr. Güntürk Üstün

Dr. Güntürk Üstün

İtalyan Usulü Bir Demiryolu-Havayolu Evliliğine Doğru mu?

Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) Nisan 2018 verilerine göre dünyanın 9’uncu büyük ekonomisi unvanına sahip İtalya’nın bayrak taşıyıcı havayolu kuruluşu olan Alitalia’nın uzun süredir içine düştüğü mali kriz ve geleceğine yönelik belirsizlik devam ederken, ilginç birtakım gelişmeler de birbirinin peşi sıra ortaya çıkmayı sürdürüyor. Resmen 1947 yılında “Alitalia - Linee Aeree Italiane” adıyla kurularak havayolu faaliyetlerine başlayan şirketin ilk yarım yüzyıllık dönemi hemen hemen sorunsuz sayılabilecek şekilde geçmesine karşın, 2001’den itibaren ciddi birtakım ekonomik sıkıntılar Alitalia’nın bünyesinde kendini göstermeye başladı. Sonunda 2008 senesi ağustos ayında iflas eden şirket, 12 Aralık 2008’de tarihinde  “Compagnia Aerea Italiana (CAI)” adlı özel bir şirket tarafından satın alındı. 12 Ocak 2009 tarihinde ise “Alitalia - Compagnia Aerea Italiana SpA” adıyla yeniden yapılanmış olarak hava taşımacılığı aktivitelerine geri dönen Roma merkezli “SkyTeam” üyesi kuruluşun mali açıdan yine sabit biçimde rahat bir soluk alamadığı gerçeği sivil havacılık dünyasında gözlerden kaçmıyordu.

tren-ucak-italya.jpg

Halen farklı tipteki Airbus ve Boeing yolcu jetlerinden oluşan 97 uçaklık bir filoya sahip Alitalia, dünyada 94 farklı destinasyona uçmakta. Sivil havacılık dünyasında artık tarihe karışmak üzere olduğuna mutlak gözüyle bakılan 71 yaşını doldurmuş kuruluşun bir süredir kararlı talipleri durumundaki İngiliz EasyJet ve Amerikan Delta havayolu şirketlerine bir de demiryolu sektöründen bir İtalyan devi, “FS - Ferrovie dello Stato Italiane SpA” eklendi. 1905 senesinde kurulup, 1992 yılında özelleştirilen ancak hisselerinin tamamı yine İtalyan devletine ait bir holding konumundaki FS yani “İtalyan Devlet Demiryolları” idaresi, Alitalia’nın aksine, İtalyan ulaştırma sisteminin en parlak yıldızlarından biri. İşte bu söz konusu demiryolu idaresi geçtiğimiz hafta içinde Alitalia’nın tamamının satın alınmasına ciddi olarak ilgi duyduğunu açıkladı. İtalya’da yönetimdeki koalisyon hükümetinin de Alitalia'nın devlete ait bir şirket ya da şirketler tarafından kurtarılıp, düzlüğe çıkartılabileceğinin mümkünlüğüne yönelik kimi yorumları da demiryolu çevrelerine göre FS’yi olası satın alma planlarında hayli yüreklendirmişe benziyor. Bununla birlikte, FS’nin Alitalia’nın satın alınması sürecindeki koşullarını henüz net biçimde ortaya koymaması da özellikle İtalyan medyasının dikkat kesildiği bir nokta. Basında çıkan bazı haberler FS'nin uluslararası bir havayolu şirketi ile ortaklık kurabileceğini ve İtalya'daki çoğunluk mülkiyetini garanti altına almak için diğer İtalyan kamu veya özel şirketlerini de kapsayabilecek büyük çaplı bir kurumsal yapılanmaya daha sıcak baktığı şeklinde. Öte yandan bu yıl içinde maliyetlerini düşürüp, cirosunu artırarak hâlâ ayakta kalma mücadelesi veren Alitalia’nın, sermayesinin tamamı devlete ait bir demiryolu kuruluşunun tekeline girmesini global sivil havacılık sektörünün pek benimsemediğiyle ilgili değişik desibeldeki sesler de yok değil!

Bünyesinde hem İtalyan ulusal tren işletmecisi “Trenitalia”yı, hem de İtalyan demiryolu ağının sahibi ve bakım-onarımından sorumlu “Rete Ferroviaria Italiana (RFI)”yı barındıran FS sadece İtalya’da değil, tüm Avrupa’da istikrar sembolü konumundaki ulaştırma kuruluşlarının başında geliyor. Son on sene içinde ikinci kez iflasın eşiğine sürüklenen Alitalia’nın bir İtalyan kurumu şeklinde varlığını sürdürmesi için şu anda sanki tek seçeneğin FS’nin teklifi gibi durduğunu vurgulayan tarafsız taşımacılık uzmanları, FS’nin yakın geçmişte adamakıllı artan oburluğunu da göndermede bulunuyorlar. FS’ye yabancı olmayanların anımsayacağı üzere kuruluş, son iki yılda önce ülkenin devlet sermayeli ikinci büyük demiryolu işletmesi olan bölgesel tren ağı FSE’yi, ardından da İtalya’daki 44.000 km’lik otoyol altyapısını yöneten ANAS adlı ulusal özerk bir şirketi saflarına katmıştı.

Şimdilerde, Alitalia’nın özellikle kokpit ve kabin ekipleri şirketlerinin sisli geleceği hakkında endişe duymayı sürdürürlerken, bütün İtalyan ulaştırma dünyası da adeta hükümetin üstü kapalı desteğiyle hevesi iyice artan FS’nin sivil havacılık sektörüne el atmasına Avrupa Birliği’nin rekabet hukuku ve politikası bağlamında nasıl tepki vereceğini merakla bekliyor.

Verimli günler ve gelecek pazarki yazımda görüşmek üzere.

Bu yazı toplam 1634 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.