Selçuk Onur
Metrobüs terfi etti
Bugünlerde metrobüsler eskisinden çok daha insani şartlarda yolcu taşımaya başladı. Nedeni, aktarmanın eziyet veren ve izdihamı artıran bir uygulama olduğunun geç de olsa fark edilmiş olmasıdır. Beylikdüzü’nden yola çıkan bir yolcu, artık Söğütlüçeşme’ye gitmek için önce Avcılar’da, sonra Cevizlibağ ya da Zincirlikuyu’da aktarma yapmak zorunda kalmıyor. Böylece, özellikle ana duraklar biraz daha nefes aldı. Keşke daha önce yapılsaydı. Yukardaki sözcüklere bakarak, önceki söylemlerime ters düştüğüm sanılmasın. Ben hala metrobüsün çağ dışı bir toplu taşıma şekli olduğuna inanıyorum. Yoğun trafikte, gideceğiniz yere zamanında ulaştırdığı doğru. Bütün mesele bu taşımanın otobüslerle değil, raylı sistemle gerçekleşmesinde yatıyor. BURASI BEYLİKDÜZÜ BELEDİYE İSTASYONU Lütfen, bir yolculuğunuzda özellikle dikkat edin! Hiç böyle delik deşik olmuş asfaltı, başka bir yerde görmüş müydünüz? Hatta bazı yerlerdeki tekerlek izi koca bir çukur yol oluşturmuş, tekerleğin yanlarında 10’ar santimlik yükseklikler var. Asfalt, aynı yönde ve açıdan gelen ağır vasıtaların baskılarına doğal olarak dayanamıyor. Sonuçta da, iktidara yakın müteahhitlerin metrobüs var oldukça yapabilecekleri bir işleri var. Çünkü, o yollar periyodik aralıklarla rehabilite edilmek zorunda. Halbuki, raylı sistem öyle mi? Aynı alanda otobüs değil, tramvayların çalıştığını varsayalım. Rayları döşediğinizde yolunuz tertemiz kalır. Hatta, bazı Avrupa ülkelerinde yaptıkları gibi o raylı bölgeyi çimlendirerek harika bir görüntü de elde edebilirsiniz. Pik saatlerde vagonlar ekleyerek gerçekleştireceğiniz taşımayı, ara zamanlarda vagon çıkararak optimum bir şekilde sürdürmeniz mümkün. Üstelik daha çevreci bir taşıma yöntemini, elektrikle daha temiz, daha ucuz gerçekleştirerek rantabilitenizi artırırsınız. Öte yandan, metrobüs için ayrılan bu bölgenin tam üstünde yapacağınız çift yönlü bir havaray hattı, aşağıdaki yolcu yükünü de minimuma indirerek toplu taşımanın hem hızlı, hem de Hindistan’daki trenler örneğinde olduğu gibi balık istifi şeklinde olmayabileceğini cümle aleme gösterecektir. OTOBÜSLER NE OLACAK? Otobüslerin yeri de hazır. Metrobüs hattında çalışan otobüsler, mevcut filonun gençleştirilmesinde ve artık tarih olması gereken minibüslerin bulundukları yerlerde kullanılabilir. Böylece, minibüslere göre daha büyük ebatlı araçlarla, daha çok yolcu taşınacağından, yapılan bu devrim İstanbul trafiğine rahatlama olarak geri dönecektir. METROBÜSLERE SENSÖR ŞARTI GETİRİLMELİ Geçici çözümlerle yol almayı ilke edinenler, savunduğumuz radikal önlemleri beğenmeyebilir yola yine ilkel şartlarda devam etmek isteyebilirler. O zaman lütfen yüzbinlerce lira verdiğiniz güzelim otobüslere kıymayın efendiler! Özellikle pik saatlerde, balık istifi şeklinde yapılan seyahatler, otobüslerin istiap hadlerinin çok çok üstüne çıkılıyor. Geçtiğimiz günlerde Halıcıoğlu’ndan yukarı gitmeye çalışan bir otobüsün sanki bir canlı gibi böğürtüler çıkararak stop etmesi beni çok üzdü. Söz konusu otobüs, kalitesine çok inandığım bir marka olsa da, henüz “Made in Tanrı” seviyesine ulaşamadı, ulaşamaz. Ama en azından şu yapılabilir: Asansörlerdeki gibi bir sensör donanımı eklenerek, belli bir yolcu sayısı aşıldığında inilmesi talep edilebilir. O otobüslerde herkes gibi benim de vergilerden doğan payım var ve onlara iyi bakılmasını istiyorum. Saygılarımla. Selçuk ONUR
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.