İnsan yaşamını sona erdirecek vahim sonuçlar doğurma olasılığına rağmen, ADR Konvansiyonu’nu sürekli erteledik. Yıllarca yapılan mücadelelerden ardından artık bizim yollarımızdaki araçlar da ADR’li olmak zorunda. 2018 yılında geçişin tamamlanması öngörülüyor. Ama yine bize özgü tartışmalar başladı. “Tamamı ADR’li araç çok pahalı, mevcut araçlarımızı kısmi ADR’li yaparak geçici bir çözüm üretebilir miyiz?” Bunun yorumunu konunun uzmanlarına bırakıyorum. Fakat, bir gerçek çok iyi bilinmelidir ki, aracı ADR’li yapıp; onu yöneten kafayı ADR eğitiminden yoksun bırakırsak, değişen hiçbir şey olmaz. Yollar yine eski güvenlik seviyesinde kalır. Bir diğer konu da, denetim mekanizması. Sistemin tam olarak yürümesi için iyi denetlenmeli, bu denetimi de gerçekten konuya vakıf kişiler yapmalıdır.

Taşımalar da çeşitli, konvansiyonlar da…

Tehlikeli madde taşımacılığı denilince ülkemizde ilk akla olarak ADR geliyor. Hâlbuki tehlikeli madde taşımacılığı tabi ki sadece ADR’ den ibaret değil. ADR sadece bu taşımacılığın karayolu boyutu. Nasıl taşımacılık kendi arasında modlara ayrılıyor ise; tehlikeli madde taşımacılığının da her bir mod için geçerli ayrı kuralları mevcut. ADR dışında denizyolu için IMDG, havayolu için DGR, demiryolu için RID, kanal taşımacılığı için ise ADNR çok önemli konvansiyonlar. Ve maalesef; her ne kadar ADR kurallarının uygulanması için bir şeyler yapılmaya çalışılması, geç kalınmış fakat tabi ki olumlu bir gelişme ise; diğer modlarda uygulanması gereken kurallara yönelik bir gelişme olmaması da bir o kadar düşündürücü. Oysa, bir tehlikeli madde taşıması karayoluyla başlar, demiryoluyla limana gider, oradan başka bir kıtaya geçerek, havayoluyla taşımasına devam edilerek başka bir ülkeye ulaşabilir.

Aslolan insan hayatı ise, güvenliğin de birinci sırada olması gerçeği unutulmamalıdır.

Mehmet Şimşek çok önemli bir karara imza attı

İkinci olarak Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in gıda fiyatlarını dizginlemek için başlattığı adımı tarihi bir karar olarak nitelemek gerekir. Bunu, lojistiğin önemini geniş kitlelerin bir kez daha anlaması açısından da çok değerli buluyorum.

Alınan kararla artık ürünler hasat sonrasında uluslararası normlara uygun tek ve çok kullanımlık ambalajlarla paketlenecek. Nakliye süreçlerinin iyileştirilmesi amacıyla frigorifik (soğutuculu) araçlarla taşınacak. Ve perakende satış noktalarında soğutuculu reyonlarda sergilenmesi için yeni standartlar mecburiyeti getirilecek.

Bu adımların sonuçlarını 1-2 yılda alacağımızı umuyorum. Raf ömrü daha uzun sebze ve meyvelerle israf edilen milyonlarca lira cebimizde kalacak. Ve daha sağlıklı gıdalar tüketeceğiz.

Yönetim erkinin 2023 yılı hedeflerine ulaşmak için lojistiğin olmazsa olmaz faktörlerden biri olduğunu fark edecek yeni adımlar atmasını diliyorum.

Saygılarımla.